17 Kızıl Karanfil Almanya’nın Herzberg Şehirinde Coşkuyla Anıldı

17’ler bu bilinç, duygu ve düşünceler içerisinde Almanya’nın Herzberg şehrinde coşku, Özlem ve saygı ile anıldılar

Herzberg (19-06-2017) Ezilenlerin, her ulus ve inançtan halklarımızın,  özgürlügü ve umudu arayan mazlumların elinde sönmez bir meşale olarak yanmaya ve yol göstermeye devam eden 17′ ler, 12. Ölümsüzlük yıldönümlerinde Türkiye-Kuzey Kürdistan başta olmak üzere, Avrupa’nın bir çok merkezinde anılmaya devam ediyorlar.

17’leri katlederek, onların sürdürdükleri mücadeleyi yok edebileceklerini düşünen  egemenler; 12 yıl aradan sonra milyonların elinde  ışık, umut, aydınlık bir meşale olarak yanan ve  hayatı komünist temelde dönüştürmenin öğretmenleri olarak yaşayan 17’lerin çizdiği güzargah, düşmanın stratejik yenilgisini ortaya koyan en önemli etmendir.

Bu nedenle,  mücadele dolu yaşamlarını halka ve devrime armağan ederek aramızdan ayrılan 17’lerin unutulmaz anıları önünde saygıyla eğilirken, mücadele bilinçlerini ve komünist çizgilerini siyasi iktidar mücadelemizde yaşatmaya devam edeceğiz.

Partinin ideolojik-siyasi-teorik temeli kadar, şehitlerimizin yarattıkları devrimci değer ve mirasların partiyi bugünlere taşımada özel yer tuttuğu inkâr edilemez. Her şehidimiz unutulmaz anıları ve mücadele pratiğiyle anlamlı bir değerken,  örgütsel tecrübe ve birikim ile partinin siyasi çizgisini tayin etme ve partiyi ilerletmede özel rol yüklenen önder kadrolarımızın kaybı parti açısından büyük kayıplar olarak rol oynamasına karşın, onların gösterdikleri yoldan ilerleme çizgisi ve mücadele yaşamlarının örnek alınarak ilerlenmesi ise, bugün önümüzde duran aslolan görevlerimiz arasında kazanmaya mahkum bir direniş çizgisini hayata geçirmeyi zorunlu kılmaktadır.

Bu bağlamda onlar, sorunsuz slogan ve keskin kuru lafazanlık devrimciliğiyle değil, devrimci teori-pratik tutarlılığında ortaya koydukları komünist çizgi ve rotanın sahiplenerek sürdürülmesiyle anlamlıdır. Bugün bu sahiplenme Sosyalist Halk Savaşı’nın geliştirilerek her alanda pratikleştirilmesinde toplanmaktadır.

17’ler bu bilinç, duygu ve düşünceler içerisinde Almanya’nın Herzberg şehrinde coşku, Özlem ve saygı ile anıldılar.

Yukarıda aktardığımız düşünceler ile birlikte, her bir önder kadronun yaşam biyografisinden,  mücadelenin en kritik süreçlerinde hayata pratik müdahalenin onların yaşamında nasıl somutlandığı anlatıldı.

12 Eylül’ün karanlık günlerinde, teslimiyetin kol gezdiği bir dönemde, Diyarbakır zindanlarında faşist işkenceci katilllerin bir zat kendi ağzınlarından, onu örnek alarak direnenlere “CAFERLEŞMEYİN” denilen, kin ve öfke kusulan sözleri örnek gösterilerek, cafer yoldaşın, “ÇOBAN” ismi ile başlayan ilk devrimcilik yıllarından itibaren bir bütün yaşam biyografisinin çarpıcı örneklerle anlatıldığı sürecin toplamı içinde; önder nasıl olunur,  Önderce nasıl yaşanır ve Önderce ölüm nasıl küçültülerek yenilirin, onun kişiliğinde maddi bir gerçege nasıl dönüştüğü özelliklerinden örnekler verilerek anlatımlar önemle altı çizilen konulardı.

17’lerin biyografisinin gösterildiği ve 17’lerin kendilerinin konuşmalarının yer aldığı sinevizyon gösterimi kitlenin duygulu anlar yaşamasına neden oldu. 17’lerin mücadele anılarına layık bir anma gerçekleştirildi. Bu anma toplantı ve paneline Cafer Cangöz Yoldaşın aileside katıldı.

Yaşamları halka bağlılık, devrime inanç ve mücadele kararlılığının sembolü olan 17’ler, İnsana ait bütün güzellikleri ve  degerleri kişiliklerinde maddileştirmiş,  kısa yaşam ve biyografilerine yansıtarak Türkiye devrim tarihinde birer kilometre taşı olmuşlardır…

Bu nedenle, 17’leri ne kadar anlatmaya ve ifade etmeye çalışırsak çalışalım bütün kelimeler, cümleler yetersiz kalacaktır.

Onların yaşamlarını, yoldaşlıklarını, bizlere gösterdikleri sevgiyi ve kucaklayıcı davranışlarını, zafere giden yolda ölümün nasıl küçültülerek yenilebileceğini örnek alarak yaşamak, onların anılarına bağlılığın en bariz kriteri olacaktır…

SON SÖZ OLARAK DİYORUZKİ;

Kalleşçe Onları aramızdan koparıp alanlar şunu bilsinlerki;

17 kızıl karanfil, ezilen her ulus ve inançtan halklarımızın elinde kahredici bir silah olarak  sokakta, barikatta, fabrikada, zindanda, okulda, gerillanın namlusunda, bilinçlerimizde  ve kalplerimizde sonsuza kadar yaşayacak, yaşatılacak ve bizlere yol göstermeye devam edeceklerdir.

MERCAN TARİHTİR! KANLA YAZILAN TARİH SİLİNMEZ!