Ludwigsburg’da Güncel Siyasal Gelişmeler ve Görevlerimiz Paneli Gerçekleştirildi

1Ludwigsburg (20-06-2016) Ludwigsburg’da bulunan Yüz Çiçek Kültür Merkezi derneğimizde, Türkiye-Kuzey Kürdistan’da Güncel Gelişmeler ve Devrimci Hareketin Durumu gündemli panelimiz kitlesel katılımla gerçekleştirildi

18 Haziran tarihinde, Araştırmacı yazar ve gazeteci Hüseyin Şimşeki’in konuşmacı olarak yer aldığı panelimiz, 15-16 Haziran büyük işçi direnişinde, 2013 Haziran’ında başlayan Gezi ayaklanmasında ve Mercanlar’da, 2005 yılı 17 Haziran’ında faşist diktatörlüğün katlettiği 17 kızıl karanfil ve kutup yıldızlarımız şahsında yitirdiklerimize saygı duruşuyla başladı.

Ömrünü, devrimci mücadele ağır bedeller ödeyerek bugünlere kadar taşıyan devrimci gazeteci ve yazar Hüseyin Şimşek; konuşmasına AKP’nin üzerinden yükseldiği tarihsel zeminleri işaret ederek başladı. CHP’nin tek parti sürecinde içinde taşıdığı islamcı kanat ve bunun yaslandığı ABD emparyalist tekelleri, daha sonraki yıllarda DP olarak ortaya çıkışını, 1960 cuntası ve sonrası süreci, komünist önder İbrahim Kaypakkaya referansıyla destekleyip aktararak hafızalarımızı tazeledi.

12 Eylül askeri faşist diktatörlüğünün devrimci güçlere karşı kitlelerin din üzerinden ideolojik olarak şekillendirmesi, bu nedenle islamist güçlerin önünün açılarak desteklenmesi ve bu koşullar içerisinde giderek ekonomik boyutuylada hızlı bir büyüme sürecine girdiği, başını ABD’nin çektiği emperyalist bloğun yeşil kuşak projesine bağlı büyüyen bu sermayeninde, iktidarda pay sahibi olma arzusunun temsil gücü olarak AKP projesinin oluştuğunu vurguladı.

Emperyalist tekellerin bir projesi olarak ortaya çıkarılan AKP’nin, toplumun özlemi olan taleplerini dillendirerek destek bulduğu, Kürt sorunu ve demokrasi talepleri gibi toplumun acil taleplerini demogojisiyle burjuva liberal aydınlar ve kürt ulusal hareketini bile etkileyerek toplumsal tabanını güçlendirdiğinin altını çizdi.

Gelinen aşamada ise, Gezi ayaklanması ve Rojava’daki gelişmeler sonucu aslına rücu ettiği, dizginsiz katliamlarının nedenininde bu olduğunu, bundan sonraki süreçte de bu katliam saldırılarını artırarak devam ettireceğini vurguladı.

AKP’nin bu saldırıları karşısında devrimci ve komünist güçlerin sınıfsal ve toplumsal tepkileri örgütleme ve harekete geçirmekte yetersiz kaldığı, bu yetersizliğin kendi taktik politikalarından kaynaklandığını, kitlelerle geniş bağlar kurmasının yöntemini ve araçlarını yaratması gerektiğini, bugün Kuzey-Kürdistan kentlerinin ortadan kaldırılması ve katliamları karşısında devrimci ve komünist güçlerin daha hareketli ve aktif bir pratik mücadele hattını ortaya koymasının zorunluluğunu vurgulayarak, kuruluşu Mart ayında ilan edilen HBDH’nin bu noktada ileri atılmış önemli bir adım olduğunu ve bunun güçlendirilmesinin bir görev oduğunu vurgulayarak sözünü tamamladı.

Ardından dinleyicilerin gündeme dair değerlendirmelerine geçildi. Dinleyicilerin değerlendirme ve sorularına verilen cevaplarla panelimiz sonlandırıldı.

23