MKP: Kaypakkaya yoldaşın komünist anısı yaşıyor, yaşayacak!

MKP/ Enformasyon Büro yazılı bir açıklama yaparak “Devrimimizin komünist çizgisinin mimarı Kaypakkaya yoldaş ve onun şahsında tüm parti ve devrim şehitlerini bir kez daha saygıyla anıyoruz” dedi

HABER MERKEZİ (18-05-2017)- Maoist Komünist Partisi Enformasyon Büro Komünist önder İbrahim Kaypakkaya’nın 44. Ölümsüzlük yıldönümüne ilişkin yazılı bir açıklama gerçekleştirdi. Yapılan açıklamayı okurlarımızla paylaşıyoruz:

“Katledilişinin 44. yıldönümünde Komünist önder İbrahim Kaypakkaya yoldaşın kızıl anısı önünde saygıyla eğilirken, Kaypakkaya yoldaş şahsında Parti şehitlerimizin ölümsüz anılarını, Sosyalist Halk Savaşı‘ndaki komünist kararlılığımızla anıyoruz. Aynı vesileyle bağımsızlık, halk demokrasisi, sosyalizm ve komünizm mücadelesinde ölümsüzleşen tüm dünya ve coğrafyamız devrim şehitlerini anıyoruz.

Kaypakkaya yoldaş komünist fikirleri ve bu fikirleri doğrultusunda giriştiği silahlı mücadele pratiğiyle ortaya koyduğu tutarlı komünist nitelik ve mücadelesi nedeniyle 12 Mart faşist cuntasının korkusu ve hedefi haline geldi. Faşist cuntanın azgın saldırıları Mahir’leri Kızıldere’de katlederken, Deniz’leri  darağaçları kurarak idam etti. Kaypakkaya yoldaş, Ali Haydar Yıldız yoldaşın katledildiği Vartinik- Mirik mezrası kuşatmasında giriştiği çatışmada yaralı olarak kurtulduktan sonra gittiği köyde köy öğretmeni tarafından yapılan ihbar sonucu Fehmi Altınbilek komutasındaki düşman birliği tarafından yaralı olarak yakalandı ve Amed zindanlarında aylarca süren işkencelerde işkenceci Fehmi Altınbilek tarafından 18 Mayıs 1973’de katledildi.

Kaypakkaya yoldaş yaralı halde üç buçuk ay süren ağır işkencelere karşı destansı bir direniş sergileyerek, “ser verip sır vermeyen’’ komünist direniş tavrıyla tüm komünist ve devrimcilere idol olurken, işkencecilerine de en güçlü oldukları kalelerinde büyük bir yenilgi yaşattı. Kaypakkaya yoldaşın bu direnişi yoldaşlarına, devrime ve komünizme bağlılığın yanı sıra, derin bir halk sevgisinden bağımsız değil, doğrudan onun eseriydi. Kuşkusuz ki, O’nun komünist fikirleri O’nun esas yanı ve O’nu güçlü kılan özüydü. Komünist direnişi bu fikirlerin bir sonucuydu ve elbette ki anlamlıydı. O, fikirleri ve pratiğiyle tutarlı bir Komünist, düşünceleri direnişinden direnişi düşüncelerinden koparılamaz komünist bir önderdi.

Dün olduğu gibi bugün de O’nun komünist direniş ve önder çizgisi devrim ve komünizm yürüyüşümüze ışık tutmaktadır. O büyük bir tarihsel kopuşun mimarı, değişik millet ve milliyetlerden halklarımızın kurtuluş manifestosudur. O’ndan öğrenilmesi dün olduğu kadar günümüz şartlarında da coğrafyamız devrimi için elzemdir. O’nun çizgisi faşizm ve her türden gericiliğe karşı mücadelenin yaşamsal bir kaynağı, devrimci kurtuluşun temel anahtarıdır. Sosyal şovenizme vurulmuş hançer, tekçi faşist paradigmaya karşı keskin bir kılıç darbesidir Kaypakkaya çizgisi…

Kaypakkaya yoldaş coğrafyamız devrimci hareket tarihinde komünizm bayrağını Maoist doğrultuda Demokratik Halk Devrimi niteliği ve Halk Savaşı Stratejisi perspektifiyle yeniden göndere çeken teorik-pratik çığırın tartışmasız temsilcisi, devrimimizin komünist rehberidir.

Bu rehberlik, bugün dünde kalmış değildir. Bilakis bugün komprador tekelci burjuva hakim sınıfların kapitalist sistemi koşullarında uygulanan köhnemiş faşist diktatörlük şartlarında Sosyalist Devrim ve Sosyalist Halk Savaşı Stratejisi biçimine ilerleyerek dinamik ve aktüel olmaya devam etmektedir. Değişen ve ilerleyen tarihtir, somut tarihsel koşullardır ve somut şartların ihtiyaçla talep ettiği somut tahlil ve tespitlerdir.

Kaypakkaya yoldaşın temsil ettiği komünist rehberlik, komünist doğrultu, komünist amaç ve temel ilkeler geçerliliğini korumakta, değişen sadece somut şartlara uygun tahlil/tespitler ve bunlar ışığında yeni strateji ve siyasetlerdir. Bunlar Komünist yönelimi güçlendiren nesnel diyalektik ilerlemelerdir. Kaypakkaya yoldaşın ardılları O’nun bıraktığı komünist miras ve kulvarı nesnel koşullara uygun bilimsel zeminde ilerleterek devrimi geliştirmek komünist toplum yürüyüşünü sürdürmekle yükümlüdürler.  Bu yükümlülük Kaypakkaya yoldaşı statik dogmaya indirgeyen tekrarcı kavrayışla değil, bilimsel zeminde ilerletmekle yerine getirilebilir. Soyut slogan ve boş naralarla değil, devrimci teori-pratiğin seyrini izleyen bilimsel ilerleme hattıyla Kaypakkaya yoldaş temsil edilip savunulabilir.

Onlarca yıl sonra da olsa, işkenceci Fehmi Altınbilek’i cezalandıran devrimci eylemle, Sosyalist Halk Savaşı pratiğinin kırda-şehirde örülüp geliştirilmesiyle, nihayetinde komprador tekelci burjuva sınıf iktidarına karşı siyasi iktidara kenetli kararlı savaş ısrarıyla Kaypakkaya yoldaş savunulabilir.

Kaypakkaya yoldaşın lafızda değil, özde kavranarak bilince çıkarılması ve somut tarihsel şartlardaki gelişmelere uygun olarak ilerletilip savunulması devrimimizin başarısı için zorunludur. Bugün Komprador tekelci burjuva sınıfların tekçi-faşist devletinin Erdoğan’ın tek adam sultası biçiminde açık faşizm olarak dizayn edilen diktatörlüğüne karşı mücadele, ancak ve ancak KAYPAKKAYA yoldaşın Komünist çizgisi ışığında geliştirilen Sosyalist Halk Savaşı perspektifiyle başarıya ulaşabilir.

Devrimimizin komünist çizgisinin mimarı Kaypakkaya yoldaş ve onun şahsında tüm parti ve devrim şehitlerini bir kez daha saygıyla anıyoruz.

Komünist Önder Kaypakkaya yoldaş Ölümsüzdür!

Devrim ve Komünizm Şehitleri Ölümsüzdür!

Yaşasın Sosyalist Halk Savaşı!

Yaşasın Partimiz Maoist Komünist Partisi!”   

http://www.halkingunlugu.org/