Almanya’da bir MİT ajanı daha

Kürt siyasetçilere suikast planları yaptığı ve MİT adına casusluk faaliyetinde bulunduğu gerekçesiyle gözaltına alınan Mehmet Fatih Sayan’dan sonra ikinci bir MİT ajanı daha deşifre edildi

Almanya (04-07-2017) Hamburg Sol Parti Meclis Grubu Eşbaşkanları Cansu Özdemir, Sabine Boeddinghaus, Avrupa Kürdistanlılar Demokratik Toplum Kongresi (KCDK-E) Eşbaşkanları Fatoş Göksungur ve Yüksel Koç tarafından eyalet meclisinde konu ile ilgili basın toplantısı düzenlendi.

Göksungur ve Özdemir yaptıkları açıklamada daha önce Mehmet Sayan’ın ardından Mustafa K. adlı Mit ajanının Hamburg’da yaşadığını ve MİT ile birebir telefon görüşmelerine ait bilgilerin basına dağıtıldığını söyledi.

ALMAN DEVLETİ HABERDAR

Fatoş Göksungur, Mustafa K. ile MİT görevlisine ait telefon görüşmelerinin KCDK-E Eşbaşkanı Koç’un evine posta ile gönderildiğini hatırlatarak, ‘Bu MİT ajanının özelliği, Kürt siyasetçilerden Zübeyir Aydar’ın, KCDK-E’nin Eş Başkanı Yüksel Koç’un, Alman Sol Parti Milletvekili Cansu Özdemir’in, yine HDP eski Milletvekili Sevahir Bayındır’ın özel olarak seçilmiş olmasıdır. Bu ajan diğer ajanlardan ayrı değildir. Bu MİT ajanı ile ilgili Alman devleti haberdardır. Ancak bir şey yapmamaktadır’ dedi.

ALMAN İSTİHBARATINA DA ÇALIŞIYOR

Mustafa K.’nın yedi yıldan beri Hamburg’da Kürt demokratik toplumu ile yakın bağlantılar kurduğunu ifade eden Göksungur, “Bize ulaşan ses kayıtlarına göre bu ajanın MİT’in yanı sıra Alman istihbaratına da çalıştığı ortaya çıkmıştır. Hamburg’da yaşayan Mustafa K. adlı ajanın Hamburg’da MİT elemanları ile yaptığı gizli bir görüşmenin ses kayıtlarında nasıl anlaştığını, önce Alman istihbartına bilgi verdiğini, sonradan da Türk devleti ile çalıştığını, MİT’in de kendisine para vereceğini, para karşılığında Kürt derneğinde de ve adı geçen politikacılar hakkında bilgi akışını sağlayacağı somut bir biçimde ifade etmektedir” dedi.

‘ELİMİZDE SES KAYDI VAR’

Göksungur, ‘Sadece kendisi değil, aile olarak da Türk devletine çalışmaktadır. Kendisi MİT’e, Türk Kontgerilla güçlerine, Erdoğan tarafından kurulan Osmanlı Ocakları’na çalışırken, çocukları da IŞİD’in hizmetinde olarak Almanya’da yaşamaktadır. Elimizde Mustafa K.’nın MİT ile yapmış olduğu görüşmedeki ses kaydı da mevcuttur. Ses kaydında Mustafa K.’nin Kürt politikacıları ve kurumlarının güvenini kazanmak için nasıl çalıştığını yine Türk devletinin yöneticilerimizi nasıl hedef gösterdiğini ve nasıl infaz edileceklerini, infazdan üç saat önce bilmelerinin yeterli olduğuna dair nasıl taktik geliştirdiklerini görmekteyiz’ dedi.

Yüksel Koç da Mustafa K. ile MİT arasındaki diyalogda da görüldüğü gibi MİT’in Kürtleri öldürmek için olduça örgütlü ve organize olduğunu ifade ederek ‘Mustafa K. ile diyalog halinde olan MİT elemanı, Mustafa K.’nın getirdiği bilgilerden hareketle’ getirdiği bilgileri beyefendiye verdim, ilgili yerlere ileteceğim’ demesi, Kürtlere karşı cinayet işleme çalışmasının ne kadar sistematik ve emir komuta ilşkilerinin temelinde yürütüldüğünü görmek açısından önemli bir bilgi notudur’ denildi.

‘ERDOĞAN VE HAKAN FİDAN ALMANYA’YA GELDİKLERİNDE TUTUKLANMALI’

Öte yandan yetkililer taleplerini şu şekilde sıraladılar: ‘Bir an önce MİT’in Avrupa’daki kirli faaliyetlerine son vermesi, Mustafa K. ile MİT arasındaki diyalogda adı geçen Türk yetkililer hakkında işlem yapılması, somut delillerden dolayı Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın Almanya’ya geldiklerinde tutuklanması, Mehmet Sayan ile ilgili soruşturmanın derinleştirilmesi, Sayan ve Mustafa K. davaları ile Erdoğan’ın eski danışmanı olan Muhammed Taha Gergerlioğlu davasının birleştirilmesi, Alman Dış İstihbarat Servisi’nin (BND) Almanya’nın diğer güvenli birimleri ile Türkiye güvenlik birimleri ile yapılan tüm anlaşmaların gözden geçirilmesi, MİT’in Almanya’da takip ettiği Kürt siyasetçileri ve muhaliflerin içinde olduğu ikinci listenin de kamuoyuna açık hale getirilmesi, Türkiye’nin ve onun Avrupa’da kirli işlerini yürüten MİT’in Kürt kurum ve siyasetçilerini kriminalize etme politikalasına alet olaması, Alman hükümetinin bu konuda daha doğru ve tarafsız bir politika ekseninde Kürtlere yaklaşım göstermesi.’

Mustafa K. ile MİT arasında geçen telefon diyaloglarından bazıları:

MİT görevlisi: Mustafa Bey, biz sizden aldığım bu bilgiyi, belgeleri dökümanlı olarak bize gelecek veya biz sizden gelip alacağız. Neresi olursa fark etmez. Be herşekilde gelebilirim, yani hiç problem değil. Beni bugün böyle görürseniz yarın farklı olarak…

Mustafa K. Öyle olması lazım..

Mustafa K. Yüksel ile Cansu (Sol Parti Milletvekili) geldi. Ali Ülger ‘bunları sen bahnhofa götür’ dedi. Korkuları da var, yani suikast korkusu olduğu için ben onlardan olmadığım için bana güvenmiyorlar.

MİT görevlisi: O bizim arama listesindeki mesele benim burada önemli olan şeylerden bir tanesi bu listeler. Üst düzeydeki listeler, bunlar önemli bağlantılar.

Mustafa K. Türkiye’den JİTEM’den benim bayağı tanıdıklarım var. Yeni tanıştığım….var. Binali Kaçak var… ben iki yıllığına şu an o da istihbaratta. Bir arkadaş. Bunlarla ben istihbarat onlar beni iyi tanıyorlar, bana da kimliklerini açıklamıyorlar. Biz dediler ‘ senden birşey isteyeceğiz. Sen bize dost olacaksın sadece. ‘

MİT görevlisi. Evet.

Mustafa K. Vatansever olduğumu bildikleri için. Bizden vatan haini  çıkmaz. Benim bir yeğenim de istihbaratçı.

MİT görevlisi: Bu işe niye girdiniz ya.

Mustafa K. Ben bu işe, yeğenim istihbaratçı, askeri istihbarata uzman çavuş.

Mit görevlisi: evet

Musataf: Bir tanesi özel timde. Vatan hainlerine karşı savaşıyorlar. Ben bunlara gıcık kaptım, vatanımı koruma maksadıyla girdim. Ben bu MHP’lilere 200 tane belge götürdüm.

MIT görevlisi: 200 tane örgüt dökümanları ile ilgili belge götürmüştü, fakat biz ulaşamadık onlara.

Mustafa K. işte ben dedim ki ben bunların içine bunların anasını bellemek için giriyorum. Başka kimseye de söylemedim. Deşifre olmak istemiyorum. Ben buna kendi isteğim ile giriyorum.

Mustafa K. Ben yedi yıldır bunların içindeyim. Bunların hepsini size resim olarak da verebilirim.

MIT görevlisi: Şimdi bu bilgileri siz dostunuza hepsini iletebilirsiniz veya başka bir şekilde yapabiliriz. Tekrar sizinle bir görüşme yapabilirim.

MİT görevlisi: Sevahir Bayındır ile ilgili nokta atışı yapma durumumuz yok, yani bize kesin bilgi, katı bilgi, yani en azından üç saat öncesinde bile bir bilgi verme şansı eksikliği var. Bugün nerede kalacağı, yarın nerede kalacağı belli değil.

Mustafa K. Hep değiştiriyor, hep misafir olarak kalıyor. Onu ben Zolla söyledim. Savahir Bayındır bir milletvekili olduğu için ona hiç  dokunmuyor. Cansu hakkında bir bilgi verdiğim zaman hiçbir şekilde şey yapmıyorlar, yanaşmıyorlar yani.

MİT görevlisi: Koruma mı yapıyorlar onlara?

Mustafa K. Korkuyorlar, kanundan korkuyorlar, yani  yeri geldiğinde..

MİT görevlisi: Yani üst siyaset onları koruyor anladım kadarıyla.

Mustafa K. Evet üst siyaset koruyor. Cansu benimle, eyalet parlamentosunda Stern dergisine götürdü, Özgür Politika’da benim röportajım çıktı. NDR’de röportajım çıktı…

SÜHEYLA KAPLAN

Arti Gerçek