Innsbruck’da Tek Tip Elbise dayatması ve Efrin ișgaline karşı ortak panel gerçekleştirildi!

Innsburck (18-02-2018) Avrupa’nın farklı şehirlerinde Türkiye’de Tek Tip Elbise (TTE) politik saldırılarının gündeme getirilmesiyle  Avrupa Demokratik Haklar Konfederasyonu( ADHK ) tarafından paneller organize edildi 16 Șubat Cuma Günü  Avusturya’nın Innsbruck şehirlerde organize edilen Panele Türkiye’den davet edilen Avukat Ercan Kanar Rahatsızlığından dolayı katılamadı Panel Demokratik Kürt Toplum Merkeziyle beraber ortaklaştırıldı.

Yapılan saygı duruşunun ardından ilk sözü alan ADHK Konsey üyesi Hıdır Uludağ Kampanyanın hedefi, Türkiye zindanlarında tek tip elbise giymeyeceklerini ilan eden tutsakların Avrupa’da sesi olmak ve kamuoyu oluşturarak tutsaklara yönelik katliamları engellemek olduğunu vuruladı.19 Aralık zindanlar katliamına değinerek, 19 Aralık’ta yaşananın tam anlamıyla planlı bir katliam olduğunu belirterek sözlerine başladı ve Türkiye zindanlarına yönelik rakamsal verilerle yaşanan hak ihlallerini ortaya koydu. 230 bin civarında tutsağın olduğuna değinen Konsey temsilcisi Uludağ, kapasitenin oldukça üstünde tutsağın zindanlara atıldığını vurguladı ve yaşananın devlet politikası olduğunu belirtti. Tek Tip Elbise (TTE) saldırısının FETÖ’cü tutuklulara yönelik bir politika olmadığını asıl hedefin devrimci, komünist ve yurtsever tutsaklar olduğunu dile getirdi.

„TTE politikası zorla uygulamaya konuluyor!“

Konsey üyesi Türkiye’de yaşanan hak ihlallerinin son süreçte dozajının arttırıldığını, savunma hakkının gasp edildiğini belirtti ve 19 Aralık sonrası yanmış ceset görüntüleri ile topluma mesaj verildiğini dile getirdi. İktidarın ülkeyi anti demokratik KHK’larla yönettiğini, savunma hakkının ihlal edildiğini dile getirdi ve ağırlaştırılmış cezalara çarptırılmış kişilere özel durumlarda uygulanan pratiklerin artık tüm tutsaklara uygulandığını vurguladı. Hapishanelerde onur kırıcı pratikler sergilendiğini belirten Uludağ cinsiyetçi saldırıların yaşandığını, LGBTİ bireylerin bu saldırılara daha fazla maruz kaldıklarını belirtti. İnsanlık dışı saldırıların artık rutin haline getirilmek istendiğini dile getirdi.

Konsey temsilcisi, bundan sonraki süreçlerde daha farklı pratik adımların atılması gerektigini belirtti ve herkesi Türkiye’de faşizme karşı direnen  tutsaklarla dayanışmayı büyütmeye çağırdı.

Demokratik Kürt Toplum Merkezi (DKTM); Temsilcisi özelde Efrin de yaşanan işgal girişimine değinen temsilci Efrin sorunun cezaevleri sorunuyla birbirinden kopuk olmadığını zindandaki mücadelelerin dışarıya yansıtma ve dışarıdaki mücadeleninde içeriye moral ve destek olması gerektigini vurguladı. Faşist devletin  Türkiye zindanlarında yaptığı fiziki baskılardan Avrupada ise uygulanan ve sistematik hale getirdiği psikolojik baskılardan bahsetti. Özelde Efrinde yaşanan savaşta emperyalistlerin politikalarından bağımsız olmadıgını bilmemiz gerektigini ve Türk hakim sınıflarının yaşanan savaşta ölen asker sayısını gizlediklerini, ortadoguda bir batağa saplandıklarını, Kobane’de oldugu gibi Efrinde’de er yada geç Kürt halkının başarıyla çıkacagının altını çizdi.

„Dayanışmayı Yükseltelim!“

İkinci bölümde dinleyicilerin bir çoğunun söz alıp konu hakkında yoğun tartışmalar yürüttüğü panel de önümüzdeki süreçte Faşist T.C’nin devrimci ve yurtseverler üzerinde baskı ve sindirme uygulamalarının devam edeceği , bundan dolayı yaşadığımız her alanda ortak ve birleşik mücadelenin geliştirilmesi vurgulanarak panel sonlandırıldı.