ADHK olarak, seçimlerde demokrasi cephesinde yer alıyoruz!

Mevcut kapitalist-emperyalist sistem aracılıḡıyla gerҫekleștirilen seçimlerin, ezilen ve sömürülen sınıflar iҫin kurtuluş yolu olmadığını biliyoruz Ancak bu sistemin kendi iҫindeki aҫıklardan ve ҫatlaklardan devrim ve sosyalizm iҫin yararlanmanın bilinciyle hareket ederek; aҫık fașist rejim ittifaklarına karșı, demokrasi cephesini genişletme, saray diktatörlüğüne karşı ezilen yoksul halkın haklarını savunma, Kürt ulusunun haklı mücadelesini desteklemek için; herkesi HDP  ve Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş‘a oylarını vermeye ҫaḡırıyoruz!

ADHK (10-05-2018) AKP saray iktidarı baskın seçimle uzun süre iktidarda kalma hayali içindedir. Ama nafile, seçimlerde demokrasi cephesi, AKP iktidarını tarihin çöp tenekesine atacaktır.

İktidarda olduğu dönem içinde şeriatcı faşist sistemle halkın demokrasi mücadelesini bastıran akp iktidarı, zayıf ve güçsüz oluşu sonucu, ordu, polis ve özel eğittiği paramiliter güçlerle, kendi saltanatını sürdürmektedir.

Güçsüz ve zayıf oluşu nedeniyledir ki; ülkede, Ohal ve kanun hükmünde kararnemelerle, yani baskı ve șiddet rejimiyle toplumsal yaşantıyı idare etmektedir. Sözümona, demokrasinin en önemli göstergesi olarak gösterilen parlamento işlememekte, Halkın seçtiği vekillerin milletvekillikleri düșürülmekte, tutuklanmakta ve cezaevlerine atılarak onlarca seneyi kapsayan cezalara ҫarptırılmaktadır.  Cezaevlerinde yüzbinlerce kişi en zor koşullarda hayatlarını sürdürmekte, izolasyon, işkence ve kötü muamele  uygulanmaktadır. Akademisyenler, eḡitmenler, araștırmacılar   işlerinden  atılmış, kimileri de tutuklanarak cezaevlerine konulmuștur. Seҫimle gelen Belediyelere seҫilmemıș bürokratlar kayyum olarak atanmış, HDP, ESB ve  devrimci, demokrat yurtsever partilerin eş başkanları, il ve ilçe temsilcileri, üyelerine onlarca yıl hapis cezası verilmiştir, Sosyalist Meclisler Federasyonu‘nun üyeleri göz altına alınmakta ve tutuklanmaktadır. AKP-MHP fașist koalisyonuna muhalif olan herkes tutuklanmakta, mevcut cezaevleri yetmemektedir.

Türkiye ve Kuzey Kürdistan’daki Kürtlere uyguladıḡı baskı, zulüm ve katliamlar yetmiyormuș gibi; binlerce askeri, en modern savaș araҫ ve gereҫleriyle karadan ve havadan saldırarak Batı Kürdistanın Afrin kentini ișgal etmiș, eḡer bu seҫimlerde de güҫlü ҫıkarsa diḡer kentleri de ișgal etmeye devam edecektir.

Bașta Aleviler olmak üzere değişik mezhep ve inaçlara sahip insanların yaşadığı evleri işaretlenmiş ve  saldırılmıştır, Toplumda tek bayrak, tek devlet, tek  dil ve tek din anlayıșının egemen olduḡu tekҫi fașist devlet politıkası sürmekte ve herkesi Türk-Sünni İslam bayrağı altında  tekleştirme hedeflenmektedir. Halkların birbirine düșman edilerek kapitalist burjuvazinin egemenliḡinin ömrünün uzatılmasının zeminleri olușturulmaktadır.

Kapitalist ve Emperyalistlerin üzerinde anlaştığı gerici  Uluslararası evrensel insan hakları bildirgesini bile ayaklar altına alarak çiğneyen akp iktidarı, açık faşist sistemle bu güne kadar varlığını sürdürdü.

„Cumhur ittıfakı“ kuran Türkiye Cumhuriyetinin en azgın iki faşist partileri olan AKP ve MHP’nin tarihinde  binlerce kişinin kanı vardır. Ord. Prof. Bedri Kafakioğlu, Prof. Dr. Ümit Doğanay, Prof Dr. Cavit Orhan Tütengil, Doç. Orhan Yavuz ,  Bahçelievler’de 7 TİP’li devrimcinin öldürülmesi, daha nice katliamların MHP tarafından yapıldığı bilinmektedir. ADHK üyelerimizden Katip Saltan, Nübar Yalım yoldaşlar bu çete tarafında katledildiler.

16 yıldır devleti yöneten AKP’nin İȘİD ile birlikte Suruҫ’ta, Ankara’da, Istanbul’da gerҫekleștirdikleri katliamlar sadece birkaҫı. Ayrıca Sur, Șırnak, Nüsaybin ve Cizre katliamları da bunlardan bazıları.

Üstte saydığımız baskı ve  katliamlar AKP ve benzeri hükümetler aracılıḡıyla yürütülen bir devlet politikasıdır. Mevcut kapitalist-emperyalist sistem aracılıḡıyla gerҫekleștirilen seçimlerin, ezilen ve sömürülen sınıflar iҫin kurtuluş yolu olmadığını biliyoruz. Ancak bu sistemin kendi iҫindeki aҫıklardan ve ҫatlaklardan devrim ve sosyalizm iҫin yararlanmanın bilinciyle hareket ederek; aҫık fașist rejim ittifaklarına karșı, demokrasi cephesini genişletme, saray diktatörlüğüne karşı ezilen yoksul halkın haklarını savunma, Kürt ulusunun haklı mücadelesini desteklemek için; başta taraftarlarımız olmak üzere; devrimci demokratları, ezilen ulusal azınlıklara ve  inanҫlara sahip olanları, sömürülenleri, barıș ve demokrasiden yana olanları, düșünce, basın-yayın ve eḡitim özgürlüḡünden yana olan herkesi HDP  ve Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş‘a oylarını vermeye ҫaḡırıyoruz! Bu,  tarihsel bir zorunluluk ve sorumluluktur.

Așaḡıda sıraladıḡımız taleplerimizle sandık bașına gidelim ve oylarımızı HDP ve Cumhurbașkanı adayı Selahattin DEMİRTAȘ‘a verelim!

-Türk ordusu, derhal Afrin’den ҫekilsin!

-Kürt Ulusunun Kendi Kaderini Kendi Belirleme Hakkının Önündeki Tüm Engeller Kaldırılsın!

-Savașa endeksli yürütülen ekonomik politikanın Türkiye ve Kuzey Kürdistan halklarına getirdiḡi vergi yükü ve zamlar geri ҫekilsin!

-Halklar arasında kin ve düșmanlıḡın gelișmesine hizmet eden ırkҫı-șövenist propaganda ve gösterilere son verilsin!

-OlaḡanÜstü Hal Kaldırılsın!

-Olaḡanüstü Hal ile Birlikte Ҫıkarılan Kanun Hükmünde Kararnameler İptal Edilsin, Bu Kararnamelerden Dolayı Tutuklu Olan Herkes Serbest Bırakılsın! İșlerinden Atılanların İșlerine Geri Dönmeleri Saḡlansın!

-Yurtdıșından Türkiye’ye Giriș Yapanların Telefonlarının İncelenmesine, Sosyal Medyadaki Paylașımlarından Dolayı Sorușturulmasına veya Yurtdıșına ҫıkarılmasına Son Verilsin!

-Hükümet Tarafından Güncellenerek Avrupa devletlerine ve Dolayısıyla İnterpola Tutuklanmaları Talebiyle Gönderilen Siyasal Mülteci Dosyaları Geri Ҫekilsin ve Tutuklama İstemi İptal Edilsin!

– Ҫeșitli İșlemleri yapmak üzere Konsolosluklara Giden Türkiye Cumhuriyeti Vatandașı Genҫlerin, Afrin ve Suriye’deki Savașta Yeralmaları Yönünde Yapılan Yönlendirmelere Son Verilsin!

-Avrupa’da yașayan Siyasal Mültecilerin Takibe Alınması, Kaҫırılması veya Suikast Düzenlenmesi Amaҫlı yürütülen ҫalıșmalara son verilsin, șimdiye kadar yapılanlar kamuoyuna aҫıklansın!

-TC devletinin Avrupa’da yașayan kendi vatandașlarının Türkiye’deki mal varlıklarına ilișkin bilgi verme ișlemlerine son verilsin!

Avrupa Demokratik Haklar Konfederasyonu