‘Alana bombacılar bile daha rahat girmişti’

Ankara Katliamı’nda yaşamını yitirenleri anmak isteyenler alana çakmak, şarj aleti, kalem yasağı getirilerek alındı, polis anma için gelen bazı kişilere ise saldırdı

ANKARA (10-10-2018) 10 Ekim Katliamı’nda yaşamını yitirenleri, katliamın gerçekleştiği Ankara Garı önünde anmak isteyenlerin, anmanın yapılacağı alana çakmak, şarj aleti, power bank hatta kalemle girilmesine dahi izin verilmedi. Polise tepki gösteren aileler “Katliam günü neredeydiniz” diye sordu. Polis anmaya katılan bazı kişilere ise saldırdı.

Ankara Katliamı, 3. yıl dönümünde saldırının meydana geldiği Ankara Gar’ı önünde anılıyor. Önceki yıllarda anmalara izin vermeyerek saldıran polis, bu kez çeşitli engeller çıkardı. Geçtiğimiz yıllarda katliamın yıl dönümlerinde ailelerin yapmak istediği anmalara izin verilmemiş, polis kitleye saldırmıştı.

Evrensel’den Burcu Yıldırım’ın aktardığına göre katliamın üçüncü yıl dönümünde anmaya izin verilmesine karşın anma etkinliği çeşitli engellemelerle başladı. Ankara Garı’na giden yolları kapatan polis, önce sadece katliamda yakınlarını yitiren ve yaralananların alana girişine verdi. Benzer bir engelleme gazetecilere de uygulanarak sarı basın kartı şart koşulmak istendi. Önce gruplar halinde alana girişler yapıldı, polis daha sonra herkesin alana girişine izin verdi.

‘KATLİAM GÜNÜ NEREDEYDİNİZ?’

Ankara Emniyeti yakın bir zaman önce HDP Kongresi ve mitinglerde uygulamaya başladığı ‘çakmak, power bank, kalem’ yasağını 10 Ekim anmasında da devam ettirdi. Anmaya gelenler bu eşyalarını arama noktalarında bırakıp geçmek zorunda kalırken, polisin arama noktasındaki tutumuna tepki gösteren aileler “Katliam günü neredeydiniz” diye sordu.

KATLİAMDA ÖLENLERİ ANMAK İSTEYENLERE SALDIRI

Gar’a çıkan tüm yolları da kapatan polis, katliamda ölenleri anmak için Gar önünde toplanan yurttaşlara da saldırdı. O anların videosunu Twitter hesabından paylaşan CHP’li Murat Emir, “Acıların yasına dahi tahammül yok” dedi.

Gara gidilen yollarda yurttaşlar ile polis arasında kısa süreli gerginlik yaşanırken, polis biber gazı sıktı. Biber gazından etkilenen etkilenenlere arkadaşları yardımcı olurken, araya HDP’li ve CHP’li vekillerin girmesiyle gerginlik sona erdi. Daha sonra herkes alana alınmaya başladı.

KADINLAR BARİKATI YIKTI

Mezopotamya Ajansı’nın aktadığına göre anma için toplananlar katliam alanına gelene kadar sık sık ‘Katil IŞİD işbirlikçi AKP’, ‘Katil devlet hesap verecek’ sloganlarıyla yürüdü. Polisler tarafından 3 arama noktası kurulurken, kadınlar üçüncü arama noktasında polis barikatını yıkarak alana yürüdü.

‘ARKADAŞLARIMIZIN HESABINI SORACAĞIZ’

Anma tüm engellemelere rağmen saat 10.04’te başlarken anmaya HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli ile HDP’li milletvekilleri, CHP Milletvekilleri, KESK, DİSK, TTB ve TMMOB Genel Başkanları ile çok sayıda sivil toplum örgütleri katıldı. Saygı duruşunun ardından ilk olarak DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu konuştu.

Katliam sonrası anket yapıp oylarının ne kadar arttığını hesaplayanların halka hesap vermediği sürece öfkelerinin ve acılarının dinmeyeceğini belirten Çerkezoğlu şöyle konuştu:

“Katillere koridor açan, saldırı olacağını gizleyenler, gaz sıkma emrini verenler, güvenlik tedbirleri almayanlar yargılanmadıkça adalet mücadelemiz sürecektir. Katliamın tüm sorumluları yargılanana kadar öfkemizi diri tutacağız. Arkadaşlarımızın hesabını mutlaka soracağız. Kokteyl örgüt, diyerek davayı sulandıranlar katliamın IŞİD tarafından gerçekleştirildiğini söyleyen mahkeme kararı sonrası hâlâ koltuklarında oturmaya devam ediyorlarsa dava dosyasının daha başındayız. Gerçek katiller ortaya çıkarılıncaya ve gerçek adalet yerini buluncaya kadar ant olsun ki durup, dinlenmeyeceğiz, geri çekilmeyeceğiz. Affetmeyeceğiz, unutmayacağız, unutturmayacağız.”

‘BARIŞ DEMEKTEN VAZGEÇMEYELİM’

Daha sonra söz alan KHK’yle kapatışan 10 Ekim Barış ve Dayanışma Derneği’nin Eş Başkanı Mehtap Sakinci Coşgun ise şunları söyledi:

“Katliamdan sonra ilk defa yıl dönümünde, 10.04’de Ankara Garı önünde olduk. 36’ncı ayında bu ülkede mücadelenin ancak dayanışmayla ve sabırla mümkün olduğunu gördük. Evlerine ateş düşen insanlar olarak bir şey söylemeye geldik. Üçüncü yılda yarım kalan barış mitingini, barış şiarını haykıralım. O gün canlarımız buraya barış demek için geldi ve 3 yıl sonra biz bugün burada onların barış talebini dillendirmeye, barış demeye devam edeceğiz. Özgürlük diyenin tutsak olduğu, barış diyenin hayatıyla ödediği bu konjonktürde acıların yüklediği onuru görüyorum. Biz barış demekten vazgeçmeyelim. Bizim büyük acılarımız var ama bizim onurlu bir görevimiz de vardı. O gün burada bir mahşer yeri vardı. Havadaki o kokuyu biliyorum ki hepiniz hissediyorsunuz. 3 yıl sonra hayatını kaybedenlerin düştüğü yerdeyiz. Zor olanı başaracağız ve adalet mücadelesinden nasıl vazgeçmediysek, sistem bizi katlettikçe biz buradayız demekten de vazgeçmeyeceğiz. Biz sokaklara çıkmadan, sesimizi duyurmadan hiçbir amacı gerçekleştiremeyeceğiz. Sözümüzü söylemeye, mücadele etmeye devam edeceğiz.”

Yapılan açıklamanın ardından katliam sonrasında yapılan karton anıta karanfiller bırakıldı. Eşlerini, çocuklarını katliam da kaybeden ailelerin çocuklarının, eşlerinin kartondaki resimlere dokunması duygulu anlara neden oldu. Karanfillerin anıta bırakılması ardından anma sona erdi.

Artı Gerçek