Almanya’nın Ludwigsburg ve Frankfurt kentlerinde 50. yıl panelleri gerçekleştirildi

Avrupa’da Sınıf Teorisi tarafından düzenlenen “’50. Kuruluş Yılında 72 Nisan Güneşi Yolumuzu Aydınlatmaya Devam Ediyor” paneller serisinin ilki Almanya’nın Ludwigsburg ve Frankfurt kentlerinde gerçekleştirildi.

Ludwigsburg

Ludwigsburg’ta yapılan panelde Sınıf Teorisi ve Partizan temsilcisi konuşmacı olarak yer aldı.  Panel, “Enternasyonal proletaryanın kızıl bayrağı olarak Türkiye /Kuzey Kürdistan topraklarında 72 Nisan’ında Komünist önder İbrahim Kaypakkaya tarafından göklere çekilen kızıl bayrakla kuruluşu ilan edilen Proletarya Partisinin 50. kuruluş yılındayız, 50 yılık mücadele tarihini bugünlere taşıyan, emekleri ve canlarıyla mücadeleye harç olan başta Komünist Önder Kaypakkaya olmak üzere, tüm ölümsüzlerimiz için sizleri saygı duruşuna davet ediyorum” sözleri ve çağrısıyla başladı.

Saygı duruşunun ardından konuşmasını yapmak üzere Sınıf Teorisi temsilcisine söz verildi. Sınıf Teorisi temsilcisi özet konu başlıkları olarak, proletarya partisinin ideolojik, teorik ve politik tarihsel sürecine, bu tarihsel süreçte Kaypakkaya’nın doğru anlaşılması gerektiğine vurgular yaparak, “Kaypakkaya’yı Kaypakkaya yapan tek başına onun tarihsel süreçlerde ulaştığı doğru sentezler, ya da işkencede ser veren, sır vermeyen direnişi değil, bu doğru sentezlere onu götüren MLM teorisini bilimsel kavrayışı, ideoloji, teori , felsefe, tarih anlayışı ve bilimsel yöntemi ve tüm bunlarda hayat bulan komünist çizgisiyle ancak doğru anlaşıla bilinir’’ dedi. Konuşmasının devamında, komünistlerin birliğine, eylem ve güç birliklerinin önemine dikkat çekerek konuşmasını sonlandırdı.

Daha sonra konuşmasını yapmak üzere Partizan temsilcisine söz verildi. Partizan temsilci katılımcı kitleyi ve Proletarya Partisinin 50. kuruluş yılını selamlayarak sözlerine başladı. Konuşmasının devamında Kaypakkaya’nın tarihsel çıkışı ve önemine değinen Partizan temsilcisi, tarihsel süreçlerdeki eksikliklere ve kavrayışsızlıklara ve bunların neden olduğu sorunlara değinerek kadroların ve eğitiminin önemine vurgu yaptı.

Geçmiş süreçlerin birçok yanlışının bu eksikliğin sonucu olarak geliştiğine değinen Partizan temsilcisi umutsuz olunmaması gerektiğini, bugün oluşturulan birleşik mücadele hattındaki birlikler, ortak çalışmalar, bunun ortaya çıkardığı dinamik ve bu çalışmalar içerisinde oluşacak güven ilişkileri devrimci çalışmaları güçlendireceğine dikkat çekti.

Panel etkinliği konuşmacıların sunumlarından sonra katılımcılara söz verilerek devam etti. Oldukça canlı ve aktif bir şekilde yapılan tartışmalara dahil olan kitle, birlik ve ortak çalışmalar konusunda odaklaşan görüşler ve öneriler sundular. Panel daha sonra tekrardan Sınıf Teorisi ve Partizan temsilcisine söz verilerek sorulan soru ve iletilen önerilere dair görüşlerini iletiler.

Frankfurt

Sınıf Teorisinin planladığı panellerin ikincisi 10 Nisan Pazar günü Frankfurt’ta gerçekleşti. Sınıf Teorisi ve Partizan’ın katıldığı panel açılış konuşması ve saygı duruşuyla başladı.

Saygı duruşunun ardından ilk söz Sınıf Teorisi temsilcisine verildi. Sınıf Teorisi temsilcisi sözlerine Proletarya Partisinin kuruluşunu ve onu dünden bugüne canları pahasına taşıyanların cüreti ve kararlılığını devrime taşıma görevine sahip çıktıklarını belirterek onları saygıyla andığını ifade etti. Konuşmasının devamında Kaypakkaya’yı tarihsel çıkışına değinen Sınıf Teoris temsilcisi bunun Türkiye / Kuzey Kürdistan coğrafyasında Mustafa Suphi sonrası bir milat odluğuna vurgu yaptı. Kaypakkaya’nın bu çıkışını doğru kavramak gerektiğine değinen Sınıf Teorisi temsilcisi, devamcıları olarak, onun tarihsel süreçlerde vardığı bilimsel sentezleri tarihin özgün koşularına hapsetmemek gerektiğini, diyalektik sürecin akışı içinde aynı bilimsel çizgiyle sentezlemek gerektiğinin altını çizdi. Sınıf Teorisi temsilcisi konuşmasının devamında, “Kaypakkaya yoldaşın tarihsel süreçte modern revizyonizme karşı tutumu ve mücadelesi, devrimci savaşta yarattığı deneyim ideolojik politik zemin olarak üzerinden yükselmemiz gereken zemindir” dedi. Birlik ve eylem birliklerine yaklaşım sorunlarına da değinen sınıf Teorisi temsilcisi, bunu stratejik bir anlayışla ele aldıklarını, iktidar perspektifi içinde buna yaklaştıklarını vurguladı.

Sınıf Teorisi temsilcisi konuşmasına güncel olarak “uluslararası emperyalist kapitalist tekelci sermaye, daha fazla yoğunlaşma-yayılma ve büyüme düzeyi ile, dünya ölçeğinde işçi ve emekçiler başta olmak üzere, tüm dünya halkları ve ezilen uluslarını esaret zinciriyle boyunduruk altında tutmaya çalışmakta, emperyalist çıkarlar ve kanlı hegemonyaları için emperyalist bloklar arasında yeni güç dengeleri üzerinden yürüttükleri bölgesel savaş ve kıyımla insan ve doğaya kapsamlı bir yıkım gerçekleştirmektedir’’ ifadelerini kullanarak sözlerini, ‘’bu durum komünist ve devrimci dinamiklere de büyük görev ve sorumluluklar yüklediğini, özelikle enternasyonal alanda komünist bir merkezin yeniden kurulmasının hayati anlamda önemli oluğu gerçekliğiyle karşı karşıyayız” vurgusuyla sonlandırdı.

Devamında Partizan Temsilcisine sunumunu yapmak üzere söz hakkı verildi. Partizan temsilcisi konuşmasına Kaypkkaya’ya ilişkin söylenenlere başka bir pencereden devam etmek istediğini belirterek, Kaypakaya’nın modern revizyonizme karşı verdiği mücadelenin önemine değindi. Uluslararası komünist hareketin deneyim ve tecrübelerine iyi bakılması gerektiğine vurgu yapan Partizan temsilcisi, kadroların ideolojik teorik eğitiminin önemine değinerek, ancak nitelikli bir partinin her türlü saldırı karşısında kendini koruyabileceğine dikkat çekti.

Geçmiş parti tarihlerinde kadroların işçi kökenli olmasına önem verildiğini ve ciddi bir şekilde ideolojik ve teorik eğitimden geçtiklerini bundan dolayı da bu tarihsel kesitlerde partinin birçok temel konuda, gerek uluslararası komünist harekete gelişen sorunlara, gerekse de onun yansıması olan coğrafyamızda ki sorunlara doğru tavırlar geliştirdiğini ve MLM hatta kaldığını belirti. Süreç içerisinde yaşan birçok sorun ve kırılmaların partinin bu yanının zayıflamasıyla her türlü saldırıya açık hale geldiğini ifade etti.

Birlik ve eylem birliklerine de değinen Partizan temsilcisi, iyi niyetli istemlerin sorunları çözmeyeceğini, ayrılıklara neden zeminlerin doğru görülmesi gerektiğini vurgu yaptı. Bu noktada güven ilişkisinin önemli olduğuna dikkat çeken partizan temsilcisi, sözlerini güncel olarak Rusya- Ukrayna savaşına ve bunun nedeni olan emperyalist kapitalist bloklaşmalara ve tarihsel olarak Ukrayna’nın stratejik olarak coğrafyanın önemine ekonomik ve siyasal örnekler vererek tamamladı.

Panel etkinliği daha sonra katılımcı kitleye söz ve soru sorma hakkı verildikten sonra, tekrardan her iki konuşmacıya söz verilerek, sorulan sorulara ve yapılan konuşmalara dair her iki konuşmacı cevap haklarını kullanarak panel sonlandırıldı.