Geçtiğimiz hafta Avrupa’daki Türkiyeli ve Kürdistanlı kurumların yanyana gelerek oluşturdukları Anti-Korona Avrupa Koordinasyonu ilk sosyal medya kampanyasını siyasi tutsaklar için gerçekleştiriyor 5 Nisan 14:00’da başlayarak 6 Nisan 23:59’a kadar sürecek sosyal medya kampanyasında #infazdaeşitlik #siyasitutsaklaraözgürlük talepleri öne çıkartılacak
Avrupa (05-04-2020) Koordinasyon tarafından yapılan açıklamada Türkiye hükümetinin hazırladığı infaz yasasının tutsaklar arasında ayrımlar yaparak özellikle siyasi tutsakları adeta “infaz etmeyi” amaçladığı belirtildi. Hazırlanan infaz indirim yasası tecavüzcülerin, çocuk istismarcılarının, mafya gruplarının, uyuşturucu tacirlerinin, insanlığa karşı suç işleyen DAİŞ üyelerinin önünü açarken, özellikle sol, sosyalist ve Kürt Özgürlük Hareketi tutsaklarını adeta Covid-19’la infaza mahkum etmek istediği vurgulandı. Açıklamada bütün tutuklu ve hükümlülerin sağlığa erişim ve yaşam haklarının korunmasını savunmakla birlikte, infaz indiriminde bir ayrım yapılacaksa bu ayrımın tecavüzcülere, çocuk istismarcılarına, uyuşturucu tacirlerine, mafya liderlerine, insanlığa karşı suç işlemiş DAİŞ çetelerine yönelik yapılması gerektiğini, siyasi tutsaklara yönelik böyle bir ayrımcılığın kabul edilemez olduğu belirtildi.
Çalışmada Uluslararası önemli kurumlara da ulaşılarak durumun acileyetine dikkat çekilecek ve Türkiye hükümetine çağrıda bulunulması istenecek. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet’e dilekçe/mektup veya tweet mesajı(@mbachelet); Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Dunja Mijatovic’e dilekçe/mail ve ya tweet mesajı (@Dunja_Mijatovic); Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Maria Pejcinovic Buric’e yazı Tweet (@MarijaPBuric); Avrupa Parlamentosu Başkanı David Maria Sassoli’ye mail/mesaj atılacak.
Anti-Korona Avrupa Koordinasyonu tarafından yapılan açıklamanın tam metni şöyle:
Covid-19 pandemisi bütün dünyayı etkisi altına almış durumda. Milliyeti, inancı, cinsiyeti, coğrafyası ne olursa olsun bütün insanlık Koronavirüs tehdidi altında. Ancak bu salgın kimilerimizi daha fazla tehdit ediyor. Bağışıklık sistemi zayıflamış ileri yaştaki insanlarımız, kronik hastalıkları olanlar virüse karşı hepimizden daha savunmasız durumdalar.
Tedavi imkanlarına ulaşmadaki eşitsizlikler bir yana virüse karşı her özgür bireyin durumu aşağı yukarı aynı. Ancak bir istisna var ki onlar da cezaevlerindeki tutsaklar! Cezaevlerindeki binlerce tutsak kısıtlı pozisyonlarından dolayı salgına karşı adeta savunmasız durumdalar. Ne yiyebileceklerine, ne içebileceklerine, kiminle yanyana durup kimden uzak duracaklarına kendileri karar veremiyorlar. Olası bir Korona vakasının cezaevlerine ulaşması benzin deposuna düşmüş kibrit etkisi yaratacaktır.
Açık/kapalı görüş, telefon hakkı gibi uygulamaların da yasaklanması dolayısıyla tutsaklar tam bir kör kuyuya gömülmek istenmektedir.
Hal böyleyken Türkiye hükümetinin hazırladığı infaz yasası tutsaklar arasında ayrımlar yaparak özellikle siyasi tutsakları adeta “infaz etmeyi” amaçlamaktadır. Hazırlanan infaz indirim yasası tecavüzcülerin, çocuk istismarcılarının, mafya gruplarının, uyuşturucu tacirlerinin, insanlığa karşı suç işleyen DAİŞ üyelerinin önünü açarken, özellikle sol, sosyalist ve Kürt Özgürlük Hareketi tutsaklarını adeta Covid-19’la infaza mahkum etmek istemektedir.
Bizler Anti-Korona Avrupa Koordinasyonu olarak hapishanelerdeki bütün tutuklu ve hükümlülerin sağlığa erişim ve yaşam haklarının korunmasını savunmakla birlikte, infaz indiriminde bir ayrım yapılacaksa bu ayrımın tecavüzcülere, çocuk istismarcılarına, uyuşturucu tacirlerine, mafya liderlerine, insanlığa karşı suç işlemiş DAİŞ çetelerine yönelik yapılması gerektiğini, siyasi tutsaklara yönelik böyle bir ayrımcılığın kabul edilemez olduğunu savunuyoruz. Ve bütün halklarımızı faşist AKP-MHP ittifakının bir kez daha hedef haline getirdiği siyasi tutsakları savunmaya davet ediyoruz.
Anti-Korona Avrupa Koordinasyonu