Keza yine Siper yoldaşlığı ve devrimci dayanışma ruhu ve bilinci Mahirlerle Kızıldere de kan kızıl içinde mayalanmaktaydı Devrim hareketi tartışmasız olarak Mahirlerin Kızıldere de yaratıkları devrimci direniş ve siper yoldaşlığının izinde yoluna devam ederek ilerleyecektir
HABER MERKEZİ (30.03.2014)-Sınıflar mücadelesinde bazı tarihsel dönemler vardır ki bunlar insanlığın özgürlük ve kurtuluş mücadelesinde nitel ilerlemeleri ve köklü devrimci kopuşları ifade ederler. Sınıf mücadelesinin bütünlüklü tarihsel sürecine baktığımızda bunun onlarca hatta yüzlerce örneğini görmekteyiz.. Ekim ve Büyük Proleter Kültür Devrimi başta olmak üzere yaşanmış onlarca muazzam devrim deneyimi bu tarihsel köklü adımların başlıcalarını oluşturmaktadır. Keza yine dünyanın değişik coğrafyalarında insanlığın özgürlük ve kurtuluş düşüyle tarihsel devrimci çıkışlar gerçekleştirerek rol oynayan yüzlerce, binlerce tarihsel devrimci adım bulunmaktadır. Sınıf mücadelesi bu tarihsel devrimci çıkışlar ve birikimlerin üzerinden kendini daha ileri düzeyde var etmekle yükümlüdür.
Enternasyonal proletaryanın bir parçası olan Türkiye-Kuzey Kürdistan’da da tarihsel süreci ve birikimi oldukça uzun olan sınıf mücadelesi 71 devrimci çıkışıyla yeni bir sürece evirilmekteydi. Sınıf mücadelesinin başına çöreklenmiş olan reformizm ve revizyonizm başta olmak üzere her türlü burjuva liberal çizgi ve tasfiyecilik 71 devrimci kopuşuyla parçalanmaktaydı. Sınıf mücadelesi artık coğrafyamızda olması gereken rotaya girmiş ve yeni bir devrim hareketi ve kuşağı yaratmıştı. Bu süreci yaratan özneler kuşkusu ki İbrahimler, Mahirler ve Denizlerle anlam bulan TKP(ML), THKP-C ve THKO’dur. Mahir Çayan ve yoldaşları sarsılmaz devrim idealleri ve gelecek kuşaklara tarihsel bir miras olarak kalan ve halada geçerliliğini daha da önemli kılarak devam ettiren devrimci direniş geleneğini yaratarak insanlığın özgürlük ve kurtuluş mücadelesindeki onurlu yerlerini almışlardır. Keza yine Siper yoldaşlığı ve devrimci dayanışma ruhu ve bilinci Mahirlerle Kızıldere de kan kızıl içinde mayalanmaktaydı. Devrim hareketi tartışmasız olarak Mahirlerin Kızıldere de yaratıkları devrimci direniş ve siper yoldaşlığının izinde yoluna devam ederek ilerleyecektir. Onlar yolumuzu aydınlatan kızıl birer fenerlerdir. Onları sahiplenmenin esas yönü 71 devrimci çıkışının tarihsel devrimci birikimlerini kuşanarak ve günün toplumsal gerçeklikleriyle buluşturarak ve her anlamda daha da ileriye taşıyarak devrim, sosyalizm ve komünizm’le taçlandırmaktır.
Tarihsel hesap sorma bilinciyle düşmanın beyninde dün olduğu gibi bugünde kızıl kurşunlarımızla patlamaya devam edeceğiz. Kızıldere ve Vartinik baskınlarının birinci dereceden sorumlusu olan Fehmi Altınbilek’in 40 yıl sonra kızıl kurşunların hedefi olduğu gibi…
http://www.halkingunlugu.net/