HDP: Keyfi ve sistematik tutuklamalar siyasi bir amaç taşıyor AİHM kendi içtihatlarını uygulasın
POLİTİKA (20-02-2017) HDP, Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın tutukluluğunu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşıdı Tutuklulukların özellikle referandum sürecinde devam etmesinden dolayı anayasa ve Avrupa insan hakları sözleşmesi ile güvence altına alınan özgürlük ve güvenlik hakkını, ifade özgürlüğünü ve serbest seçim hakkını ihlal ettiği vurgulandı.
HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Saruhan Oluç, Grup Başkanvekili Filiz Kerestecioğlu, milletvekilleri Osman Baydemir, Ertuğrul Kürkçü ve Mithat Sancar’dan oluşan HDP heyeti tarafından yapılan başvuruda, Anayasa Mahkemesi tarafından bir inceleme yapıldığı için AİHM’e başvuru yapma zorunluluğu doğduğu belirtildi.
Başvuruda, ülkenin en çok oy alan üçüncü partisi olan HDP’nin eş genel başkanlarının seçmenlerini ve partiyi temsilen katıldıkları eylemler ve düzenledikleri basın açıklamaları nedeniyle özellikle referandum sürecinde, tutuklu yargılanıyor olmalarının Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile güvence altınan alınan özgürlük ve güvenlik hakkını, ifade özgrüğlünü ve serbest seçim hakkını ihlal ettiği belirtildi.
Başvuruda ayrıca, HDP’ye ait parti binaları ve seçim büroları ve araçlarının 2014 yılında 22, 2015 yılında 7 Haziran seçimleri öncesinde 106, 2016 yılında 36 kez saldırıya uğradığı, 22 Temmuz 2015 tarihinden bu yana HDP, DBP ve bileşenlerine yönelik operasyonlar kapsamında 9 bin 796 kişinin gözaltına alındığı, 2 bin 906 kişinin tutuklandığı, Temmuz 2016’dan bu yana da aralarında Eş Genel Başkanlar Demirtaş ve Yüksekdağ’ın da olduğu 12 milletvekilinin de bulunduğu toplam 5 bin 471 kişinin gözaltına alındığı, bin 482 kişinin tutuklandığı anımsatıldı.
Başvuruda, referandum sürecinde etkili bir ‘hayır’ kampanyasının örgütlenmesi için çalışan muhalefetin susturulması ve cezalandırılması amacıyla yürütülen, keyfi ve sistematik bir hal alan gözaltı ve tutuklamaların siyasi bir amaç taşıdığının altı çizildi.
Başvuruyu yapan heyet, Anayasa Mahkemesi’nin 95 gündür işlem yapmadığını hatırlattı ve mahkemenin kendi kararının arkasında durmasını istedi. Heyet AİHM’i de kendi içtihatlarını ve evrensel hukuk kurallarını uygulamaya davet etti.
artigercek