Efrin Kantonu Demokratik Özerk Yönetimi yaptığı açıklamada, “Sivillerin öldürülmesini önlemek ve çetelere darbeyi vurmak için savaş yeni bir taktikle yeni bir aşamaya geçmiştir” dedi
Efrin (18-03-2018) Efrin Kantonu Demokratik Özerk Yönetimi Şehba’da Efrin direnişine ilişkin bir açıklama yaptı
Açıklamada, “20 Ocak’ta Rusya ile ittifak ve bölgesel güçlerin sessizliğiyle Efrin’e yönelik saldırılar başlamıştır. Rusya, Türk devletinin tüm silahlarıyla düşmanca halkımıza soykırım yapması için hava sahasını açmış ve halkı kendi çıkarlarına feda etmiştir.” denildi.
Açıklamada şu ifadeler yer aldı;
“Uluslararası güçlerin, Koalisyon’un, Avrupa Birliği’nin, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin sessizliği ile bu saldırılar gerçekleşmiştir.
Efrin’de soykırım, zorla göç dayatılmaktadır. Yüzlerce sivil her türlü saldırıya uğramıştır. Bu da tüm bu güçlerin DAİŞ’e ve tüm dünyaya terörü yayan Erdoğan’a karşısında halkımıza ve savaşçılarımıza karşı görev ve sorumluluklarını yerine getirmediklerini göstermektedir.
DAİŞ’çi Türk devleti Efrin’de demografiyi değiştirmek için çeteleri kullanmakta, halkın yerine bu gerici güçleri ve ailelerini yerleştirmektedir. AKP saldırılarından kaçmaya çalışan yüzlerce sivil katledilmiştir. Bir halka yönelik soykırım politikaları yürütülmektedir.
‘Sivilleri kentten çıkarma kararı aldık’
58 günde halkımız ve savaşçılarımız NATO’nun ikinci büyük ordusuna karşı büyük bir direniş yürütmüştür. Bütün dünya bu vahşi güce karşı halkımızın ve savaşçılarımızın güçlü bir irade ile direndiğini bilmelidir. Ancak işgalci Türk devleti sivilleri hedef almış ve son iki gün içerisinde 5 çocuk ve kadın katledilmiş, Efrin’in alt yapıları planlı bir şekilde yıkılmıştır. Büyük bir insani felaketin önüne geçmek için sivillerin kentten çıkarılması kararı almış bulunmaktayız.
Savaş yeni bir aşamaya geçti
Türk devleti işgalciliğine ve “Özgür Ordu” adını kullanan karanlık güçlere karşı savaşımız devam etmektedir. Ancak sivillerin öldürülmesini önlemek ve çetelere darbeyi vurmak için savaş yeni bir taktikle yeni bir aşamaya geçmiştir. Güçlerimiz Efrin’in her yerindedir, işgalci Türk ordusu ve çetelerine kendi üslerinde darbeyi vuracaklardır. Erdoğan ve ortaklarının zafer ilanının Türkiye ve dünya kamuoyu gözünde hiçbir değeri yoktur, güçlerimiz her yeri onlar için kabusa çevirecek. Efrin direnişi Efrin’in her karışının özgürleştirilmesi ve Efrin halkını yurtlarına geri dönüşüne dek sürecek.
‘Direnişi sahiplenen herkesi selamlıyoruz’
Aynı zamanda yalnızca Efrin halkı değil, tüm Kuzey Suriye halkları, Kürdistanlılar her yerde Efrin için ayaktadır. Ayrıca tüm dünyada demokratik güçler Efrin’i yalnız bırakmamıştır. Halkımız adına Efrin direnişini sahiplenen herkesi selamlıyoruz. Halkımıza yönelik soykırım politikalarına karşı halkımıza desteklerini sürdürmeleri, halkımızın yurtlarına geri dönmeleri ve Türk işgalciliğinin Efrin’den çıkarılması için baskı yapması çağrısı yapıyoruz.
‘BM ikiyüzlülüğü bıraksın’
Son olarak Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne sessiz kalmamaları, toplumumuza yönelik fiziki, kültürel ve siyasi soykırım savaşını durdurması için Türk devletine baskı yapması çağrısı yapıyoruz.
BM Güvenlik Konseyi’nin ikiyüzlülüğü terk ederek Efrin ve Guta’da sivil kanlarının akıtılması konusunda gerekli kararları alması gerekmektedir.
‘500 sivil ve 820 savaşçı şehit düştü’
Saldırıların başından beri aralarında çocuk, kadın ve yaşlıların bulunduğu 500 sivil Türk devleti faşizmi eliyle şehit olmuş, bin 30’dan fazla sivil de yaralanmıştır. Ayrıca 820 QSD savaşçısı şehit düşmüştür.
Halkımıza, şehitlerimize ve yaralılarımıza kanlarını yerde bırakmayacağımıza söz veriyoruz. Çizgimiz şehitlere bağlılık temelinde direniş ve mücadele çizgisi; amacımız zaferdir.”
Gazete Patika