Faşist ‘T.C’ nin halklara karşı yürüttüğü savaş, Avrupa’da yapılan eylemlerle protesto edildi

‘T.C.’ faşizminin DAİŞ eliyle 31 devrimciyi katlettiği pirsus katliamı, sonrasında halka ve devrimcilere karşı fiili olarak yürüttüğü savaş ve Günay Özarslan’ı 15 kurşunla infaz etmesi Avrupa’nın Frankfurt, Hamburg, Düsseldorf, Stuttgart, Paris, Zürüch kentlerinde ve Londra’da, 25 temmuz cumartesi günü, ADHK ve bileşen örgütlerinin de içerisinde bulunduğu binlerce kişi tarafından düzenlenen eylem ve yürüyüşlerle protesto edildi.

Avrupa (26-07-2015)  NAV-DEM, AvEG-Kon, ADHK’nın da içerisinde bulunduğu Demokratik Güçbirliği Platformu bileşenleri gibi biçok devrimci demokrat kurumun ortak çağrısıyla organize edilen ve türkiye-kuzey kürdistan ve avrupalı çeşitli kesimlerden devrimci demokrat kurum ve kişilerin yoğun katılım sağladığı eylemlerde halkın öfkesi büyüktü. Şehirlerin ana noktalarında gerçekleştirilen eylemlerde faşist AKP’nin katliamları öfkeyle lanetlenerek, SGDF’ye karşı yapılan katliamla yaşamını yitiren 31 sosyalist devrimcinin mücadelesine ve ideallerine sahip çıkılacağına vurgu yapıldı. DAİŞ  gericiliğinin uzun bir zamandır Rojava’da, Şengal’de, Kobane‘de yaptığı katliamların hesabının sorulacağı ifade edilirken, özellikle faşist AKP’nin katliamdan sonra devrimci demokrat ve ilericilere saldırılarını pervasızlaştırarak arttırdığını, 290 kişinin gözaltına alındığı ve bir devrimci kadının 15 kurşunla infaz  edildiğine değinilerek, uzun zamandır sözde açılım, demokrasi ve barış yalanlarıyla,  halkları kandırmaya çalışanların bugün medya savunma alanlarını bombalayarak bu konuda ne kadar samimi olduklarını tekrar bizlere göstermiş olduları ifade edildi.

Son günlerde halklar üzerinde yoğunlaştırılan faşist uygulamaların tesadüfi ve anlamsız olmadığına dikkat çekilen eylemlerde, özellikle 7 haziran seçimleri sonrası oluşan tablodan korkuya kapılan faşist ‘T.C’ devletinin egemen kliği olan AKP’nin, kendisine karşı muhalefet yürüten bütün kesimler ve özellikle devrimci kesime karşı katliam, gözaltı, tutuklama ve sindirmeye dönük politikalarını pervasızca yoğunlaştırdığını, ancak buna karşı haklın öfkesi ve mücadele karalılığının da giderek büyüdüğü belirtildi.

Eylemlerde,  yürütülen savaşa karşı barış vurguları çeşitli kesimler tarafından yinelense de,  faşizmin gerçek yüzünün iyice açığa çıktığı böylesi koşullarda, egemen güçlerin barış safsatalarının halklar üzerinde bir oyalamadan ve kürt özgürlük mücadelesini kendi sınırlarına çekmeden  başka bir şey olmadığı, bu anlamda faşist saldırıların  pervasızlaşarak arttığı böyle bir dönemde devrimci, demokrat bütün kesimlerin bütün güçleriyle biraraya gelerek ortak mücadelelerini her zamankinden ileriye çıkarmaları gerektiğine, bu katliam ve baskıların ancak oluşturulacak devrimci demokrat birliklerle aşılabileceğine vurgu yapıldı.

fffmdc3bcsseldorf(1)DSCN1845dc3bcsseldorf(6)11700693_1006600496038557_1429005065050397063_o11174536_1006600442705229_4723457739640386829_o