Geleneksel ADHK Kolektif Tatil Kampımız bir kez daha komünal dayanışmanın doruklarında sevincin ve coşkunun ikliminde başarıyla gerçekleşti
Konfederasyonunuz ADHK’nın geleneksel olarak her yaz döneminde planlayarak örgütlediği Kolektif Tatil Kampı, bu yıl da 23 Temmuz – 12 Ağustos 2016 tarihleri arasında, İspanya’nın Costa Brava bölgesinde başarıyla gerçekleştirildi.
ADHK (15-08-2016) Kolektif Tatil Kampımızda, kolektif yaşam, dayanışma, ortak degerlerin öne çıkarılması, hoş görülü bir ortamın yaratılması, kısa bir dönemde olsa, hep birlikte komün yaşamını yaşamak, bir yılın yorgunluğunu gidermek, fiziksel ve zihinsel olarak dinlenmek, dağınık, tek tek tatil yapma yerine, kolektif, insanlarımızı bir araya getirme, maddi olanaksızlıklardan dolayı tatil yapamayan çevremiz ve demokrat kesimler için imkan ve olanaklar yaratmak için, bu yıl yenide düzenledigimiz geleneksel ADHK kolektif tatil kampımız başarıyla sonuçlandı.
Başta bir çok Avrupa ülkesi olmak üzere, Türkiye Kuzey Kürdistan ve Rusya’dan da kampımıza katılım gösteren dostlarımız, toplamda 350 kişiyi aşan bir yoğunlukla, mikro komünal yaşamımıza renk katıp, 3 haftalık bir süreç boyunca “alternatif tatil” anlayışımıza da verdikleri onay/destekle bizleri onore ettiler. Sağ olsunlar!
Her toplumsal kategoriden insanların, aynı zeminde, ortak paylaşım düzeyinde KOMÜNAL bir yaşamın sırrını “mikro” düzeyde de olsa keşfedip, kapitalist kuşatma altında teslim alınmış yaşamlarına “özgür ve eşit” günlerden esen oksijenle soluklanıp, bu lezzeti tadarak, aldıkları enerjiyle daha güçlenerek döndükleri KAMPIMIZ, bu temel yanıyla, hiç kuşkusuz kapitalizmin sunduğu ben’cil yaşama bir itiraz seçeneği olarakta işlev gördü.
Kampımız bu yıl, 350’e aşkın katılımcının aralarında ki tüm toplumsal kültürel farklılıkları, ortaklaştırılan bir yaşam içinde birleştirerek, sevimsiz, sıkıcı ciddi bir sorun yaşanmadan, sorunsuz bir şekilde, sevincin huzur ikliminde geçirdiklerine tanıklık etti.
Yine bu yıl bilinen konjonktürel sebeblerden dolayı, ülkeye tatile gitmeyen, gitmek istemeyen, AKP faşizmi şahsında turizmi boykot eden insanlarımız, altarnatif bir tatil anlayış ve pratiğini kampımızda görmüş, bu bağlamda seçeneksiz olmadıklarının ortak sevinç iklimini yaşamışlardır.
Kampımız, başlangıcından bitimine kadar, yaşamı kolektif bir eylemle örgütleyen, güzel olanı birlikte paylaşan bir bilinç ile örgütlenmiş, bu yaklaşım esas alınarak planlanmış ve tüm bu planlama üzerinde katılımcıların söz, yetki ve karar süreçleri, haftalık değerlendirme toplantılarıyla kendilerine sunulmuştur. Değerlendirme toplantıları hata ve eksiklikleride birlikte gören, doğruları birlikte arayan ortak bir bilincin işletilmesi açısından, her yıl olduğu gibi, bu yılda bir birimizden öğrenip, bir birimize öğrettiğiniz bir okul işlevi görmüştür.
Kampımızın geleneksel gazetesi “Kampın Sesi” yine bu yıl da, haberi vermekten, hayatın mizahi estetik yanıyla katılımcılara tatdırılmasına kadar kendi özgün lezzetiyle sunulmuştur. Planlanan dağ ve şehir gezileri, bilgi yarışması, turnuvalar, paneller, eğlence ve çocuklara dönük programlar kimi eksikliklere rağmen, esasta öngörüldükleri biçimiyle gerçekleştirilmiştir.
Gelecek güzel günleri durup bekleyen (!), bir tür “kaderciliğe” düşlerini ipoteklemiş, gelecek yaşamı küçük ama anlamı büyük modellerle deneyimlemeyen, kitlelerle soluk alıp vermeyi, onlarla yeni bir yaşamı inşa etmeyi “teorik bir fantazinin” ötesinde kendine dert etmeyen, insandan ve yaşamdan kopmuş, kendi kabuğunda kuruyan, en iddialı “gelecek güzel günler” çağrısına, mütevazi eleştirel bir yanıttır örgütlediğimiz altarnatif “kolektif tatil” kampımız. Bunun özellikle bilinmesini ve üzerinde düşünülmesini isteriz.
Dinlenirken, komün için yorulmak, ortak örgütlenmiş yaşamın bir gününe “mesaiye” kalmak, işin bir ucundan tutma sorumluluğuyla komüne katkıda bulunmak, düşünsel ateşe kendi fikriyle alev olmak, başkalarıyla “aynı” içinde erimek ve şairin o beylik sözüyle; “bir ağaç gibi tek ve hür, ve bir orman gibi kardeşcesine” örülen yaşama davet etmek, abartılmayacaksa da, küçümsenemeyecek, ciddî ve anlamlı kolektif bir pratiktir.
Hoşgörünün, kardeşliğin ve kahkahaların yoldaşlığını, politik görev ve sorumlulukların bilincini yüklenecek samimi bir birliğin yığınağı halinde, ortak bir kültüre dönüştürmek, bu yıl ki kampımızında ürettiği değerler olmuştur..
Komün özneli panelin, ortak hafızamızda yer alan ortak paydalarımızı hatırlatmasından, Göçmenlik konulu panelin açığa çıkarttığı sorunlarımıza.. Ezidi kadınların bir dakikalık saygı duruşuna ses verilmesinden, Avrupa ülkelerinde doğan gençliğimizin “ortak kök bilinci” ne dönük çabalarına..Ve kadın katılımcı kitlemizin kendi cins’el sınırları temeli üzerinde yükselen cins bilincine kattıklarına kadar, üç haftalık mikro komünal yaşam, kolektif bilincimizin üretiminede hiç kuşkusuz katkıda bulunmuştur..
Bugün bu pratik tarihsel birikim ve deneyimi daha ileriye götürecek, katılımcı binlerce insanımızla bunu daha ileri modellere taşıyacak, bunun biçim ve içeriğini onlarla birlikte tartışıp bir karara bağlayacağımız, bu “altarnatif- komünal/ kolektif tatil-yaşam” özgün çizgisinde mütevazi bir sıçramayı gerçekleştirmenin olanaklarına sahip olacağımız bir eşiğe gelmiş bulunuyoruz. Bu eşiği birlikte geçeceğimiz kolektif bir tartışmayı önümüze koyan hiç bir dostumuzun; gelen her türlü öneri ve eleştiriyi kurumsal ciddiyetimizle ele alacağımızdan en ufak bir kuşkusu olmasın..
Gelecek yıl alt yapısı daha “modern” bir hale getirilmiş, gelen önerileri karşılayan bir “resterasyon” görevimizi yerine getirecek, bu temelde dersimize çalışarak, daha kapsamlı bir kolektif kampı örgütleyeceğimizinde, bugünden bilinmesini istiyoruz..
Ancak kamp ertesi bugün, yeni bir mücadele dönemin ön günlerinde olduğumuzun da bilincindeyiz. Bu temelde, kamp değerlendirme toplantılarında sık sık dile getirdiğimiz gibi; emperyalist Dünya gericiliğinin her günü bir mücadele ve karşı koyuş günü olarak, ezilen halklara “zehir” ettiği, önümüze çıkarttığı, içinden geçtiğimiz bu kuşatma günlerinde, kurumlarımızın olduğu her bir alanda, ortak direniş hattında her bir dostumuzla kenetlenmek, örgütlenmek ve bu cepheyi genişletmek istiyor, son söz yerine bu görevimizi ve çağrımızı hatırlatıyoruz.
Sonuç olarak,
Kampımıza katılarak coşku ve sevincini, dostluğun en den ikliminde kolektifimizle buluşturan, buna en içten katkısını sunarak, kampımızın hedeflediği amaçları doğrultusunda, herkesi tatmin eden başarıyla gerçekleşmesine omuz veren, büyük küçük, yaşlı genç, kadın erkek ve minik tüm dostlarımıza teşekkürlerimizi iletiyor,
” yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür
Ve bir orman gibi kardeşcesine
bu hasret bizim” diyen şairin sözleri, ortak cümlemiz ve ortak kalp atışımız olsun diyor, yaşamlarında başarılar diliyoruz..
Gelecek yıl kolektif tatil kampımız 22 Temmuz-11 Ağustos 2017 tarihler arasında İspanya, Catalunya’nın Costa Brava bölgesi, Pals kasabasında (Platja de Pals / Camping Neptuno) yapılacaktır.
ADHK Genel Konsey
Kamp Komitesi
15 Ağustos 2016