ADHK (29-09-2020) Dağlık Karabağ’da Azerbaycan ve Ermenistan arasında sıcak savaş sürmektedir. Her iki gerici devlet sıkıyönetim ilan ederek, ezilen halkın milli duygularına seslenerek savaş seferberliği ilan etti. Ezilen halkın çocuklarını savaş siperlerine göndererek, emperyalist ve gerici devletlerin çıkarları için haksız savaşta öldürmekteler. Her gerici savaş gibi, Dağlı Karabağ’da süren savaşta, Azeri ve Ermeni proletaryası silahlarını karşılıklı biri birine çevirmiştir. Bir kaç günden beri süren çatışmalarda köyler bombalanmakta, sivillerin oturduğu alanlar ağır toplarla dövülmekte, çocuklar, kadınlar, bebekler katledilmektedir.
Savaş emirini verenler, petrol üzerinde dünyanın yeniden şekillenmesini masa başında çizenler, bu savaşa alkış tutmaktalar. Çünkü savaşın arkasında bıraktığı yıkımın akabinde kar elde edenler bunlardır.
Türk devletinin binlerce (El Nusra,Özgür Suriye Ordusu,IŞİD ) katili besleyerek Azerbaycan’a göndermesi, Ermeni ulusunu kendi topraklarında sürgün ettirme istemi, yeni Osmanlı hayalinin gerçekleştirmesidir. Daha öncede Suriye, Irak, Afganistan, Somali, Tunus, Mısır’da aynı rüyaları Türk devleti görmüştü. Emperyalist güçlerin maşası olan bu terör örgütlerin arkasında bıraktığı katliamlar halen dünya halkların zihninde tazeliğini koruyor. Türk devletin yaslandığı örgütler bu çetelerdir. Bu günde Azerbaycan’da, Ermenistan’a karşı savaşmaktalar bu çeteler.
Rusya ve ABD emperyalistleri tarafında oynanan santraç oyunu, büyük orta doğu projesinin Kafkas ayağına uzanmıştır. Afrika’dan başlayan, Afganistan’a, Pakistan’a kadar uzanan büyük orta doğu projesi, Dağlık Karabağ’da alevlendirilerek, Kafkaslar geneline yaygınlaştırma ihtimal dahilindedir.
ADHK olarak diyoruz ki; ismi koyulmamış dünyanın belirli kıtalarında emperyalistlerin kışkırttığı savaş sürmektedir, bu savaş sonucu binlerce, yüzbinlerce kişi kendi yaşadığı toprakları terk ederek başka ülkelere sığınmaktadır. Onlarca çocuk okyanusta balıklara yem olmakta, veya bedeni kıyılara vurmaktadır.
Bugün ise, kadim Kürt halkının geçmişte üzerinde yaşadığı, Kızıl Kürdistan olarak tarihe geçen, Dağlık Karabağ’da süren savaş sonucu aynı biçimde tarih tekerrür edecektir. Göz yaşları, katliam, yoksulluk, yıkım, savaş cephesinde bedenleri taşınan yoksul ailelerin çocukları olacaktır. Biz bu savaşa karşıyız. Ermenistan ve Azerbaycan emekçileri, kimin önce savaş başlattığı, kimin önce saldırdığına bakmadan, silahlarını kendi ülkenin burjuvazisine çevirmeliler. Halkların eşit ve özgürce yaşadığı 1917 Ekim devrimi sonrası başlayan ve 50’lerin başına kadar süren Sovyet sosyalist cumhuriyeti tekrar kurmak için burjuvaziye karşı savaşı başlatmalılar. Kurulacak yeni Sovyet sosyalist sistemde Karabağ’da yaşayan halklar kendi iradesiyle yaşam biçimini belirlerler, Azerbaycan ve Ermenistan arasında gerçek barış ve kardeşlik de bu sistemde sağlanır.
Kahrolsun Gerici Savaşlar!
Yaşasın Proletarya Enternasyonalizm!
ADHK (Avrupa Demokratik Haklar Konfederasyonu)