Kolombiya (16-02-2017) Kolombiya’da ELN, barış görüşmeleri sürecinde başından beri aldığı tutuma uygun davranmaktadır Barış görüşmelerinin başlaması için Santos hükümetinin dayatması olan eski senatör Odin Sanchez’in serbest bırakılması tehdidine kulak asmadı ve karşılığında Nixon Cobos and Leivis Valero adlı iki ELN tutsağının serbest bırakılmasını şart koydu.
Gizli görüşmelerde varılan mutabakata rağmen hükümet ısrarını sürdürdü. ELN çift taraflı ateşkes ve tutsak değişimi konusunda kararlı durunca Santos Hükümeti iki ELN tutsağını ve ELN de Odin Sanchez’i serbest bıraktı ve barış görüşmeleri Ekvador’un başkenti Quito’da başladı.
Bu sefer de ELN’nin ateşkes ilan etmediği ve FARC’ın boşalttığı topraklara girdiği koro halinde dile getirilmeye başladı. Gerçekten de Kolombiya Hükümeti ile barış görüşmelerini sürdüren ELN, FARC’ın boşalttığı alanlara birliklerini yerleştirmeye başladı. ELN müzakerecilerinden Eduardo Martinez kod adlı Wigberto Chamorro “FARC’ın boşalttığı alanlara girilmesinin kendileri için ‘stratejik bir amaç’ olduğunu ve çok daha fazla alana girmek için hazırlık yaptıklarını” söyledi.[1]Resmi yetkililer ELN’yi bu konumu kullanarak avantaj elde etmekle suçlamaya devam ediyorlar.
Martinez, “Kolombiya devleti savaş devletidir. Her şey olasılık dahilindedir. Savaştığımız ulusal toprakların üzerinde çok daha fazla alanı kontrol etmek direnişin ve savunmanın bir biçimidir” dedi.
ELN’nin müzakere heyeti başkanı Pablo Beltran, Caracol Radio’ya verdiği demeçte “ELN, bölge halkının daveti üzerine bölgeye girmektedir. FARC’ın boşalttığı topraklarda ortaya çıkan boşluğu paramiliter grupların doldurmaya çalıştığını, hükümetin bu paramiliter grupların faaliyetlerine engel olmak gibi bir amacının olmadığının ortaya çıktığını” söyledi.
Egemen sınıf çevrelerinde ortaya çıkan paniğin diğer nedenlerinden biri de FARC içinde anlaşmaya karşı çıkan gerilla birliklerinin ve savaşçıların taraf değiştirerek ELN saflarına geçmesidir.[2]
Özellikle ABD’de göreve başlayan faşist Trump hükümetinin Kolombiya barış sürecine mesafeli olması ve Santos’un 2014 yılındaki seçimlerde Brezilya şirketinden para aldığı bilgilerinin sızdırılması, bu mesafenin pratik bir aşamaya geçtiğini göstermektedir. Bir yıl içinde öldürülen kitle hareketi liderlerinin sayısının 120’yi geçtiği düşünüldüğünde ELN’nin FARC’la sürdürülen müzakere sürecinden ders çıkarmış olduğu görünüyor.
Catatumbo bölgesinde Karakartallar adlı paramiliter örgütün, gerilla ile ilişkileri olduğu iddiası ile ölümle tehdit ettiği yerli Muisca halkının[3]durumunu kamuoyuna açıklayan Yurtsever Yürüyüş örgütü “bütün bu saldırıların köylülerin topraklarını terk edip kentlere göç etmesi için yapıldığını” söylemektedir. Catatumbo Köylü Birliği’nin lideri Maria Careval ise “köylülerin çok korktuğunu, paramiliterler tarafından 1999’da binlerce insanın öldürüldüğü, kaybedildiği ve zorla göçe zorlandığı deneyimin yeniden yaşanacağını düşündüklerini” söylemektedir.[4]
Keza Fundación Progresar (İlerici Vakfı) müdürü Wilfredo Cañizares “korku ve sindirme atmosferinin” FARC’ın boşalttığı bütün bölgelerde hakim atmosfer haline geldiğini, üniformalı paramiliterlerin FARC’ın boşalttığı alanlara nasıl Kolombiya Ordusu’ndan önce geldiğinin sorgulanması gerektiğini” söylemektedir. [5]
Barış görüşmeleri sürerken ELN tutsakları üzerindeki baskılar ve işkenceler de devam etmektedir. Tutsaklarla dayanışma faaliyeti yürüten Halkın Yasal Komitesi, Kolombiya hükümetine barış görüşmeleri sürecindeki sorumluluklarını yerine getirmesi için çağrı yaptı.[6]ELN, 8 ay önce tedavisi için dilekçe veren ağır hasta ELN tutsağı GUILLERMO ACEVEDO’nun tedavisinin yapılmamasını ve serbest bırakılmamasını en somut örnek olarak göstermektedir.
Haber: isyandan.org