Komisyon ‘oy çokluğuyla’ insanlığı öldürdü!

ANKARA (27 Mart 2013) Meclis İnsan Hakları İnceleme Komisyonu, çoğu çocuk 34 Kürdün katledildiği Roboski katliamıyla ilgili alt komisyon tarafından hazırlanan ve ‘kasıt yok’ denilen ‘Uludere Raporu’nu ‘oy çoğunluğuyla’ kabul etti. Komisyonda yer alan BDP’li vekil Ertuğrul Kürkçü, ‘kasıt yok’ tespitinin tersine tam da öldürmeye kastedildiğini belirterek, “Harekatın esas sorumlusunun Genelkurmay olduğunu şüphe etmemek için hiç bir neden yoktur. Bilerek ve isteyerek öldürmek için insanların üzerine ateş edilmiştir. Bunların hesabını vereceklerdir. Hükümet bunları yargı önüne çıkartmalıdır eğer bu sürecin bir parçası değilse” dedi.

AKP Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer Üstün Başkanlığında toplanan TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, 28 Aralık 2011’de Şırnak’ın Uludere İlçesi Roboski köyü yakınında Türk ordusuna bağlı savaş uçaklarınca gerçekleştirilen bombardıman sonucu 34 Kürt köylüsünün katledildiği katliamla ilgili alt komisyon tarafından hazırlanan ‘Uludere Raporu’nu görüştü.

Çok sayıda BDP milletvekilinin de katıldığı toplantıda, Alt Komisyon Başkanı AKP Ordu Milletvekili İhsan Şener, komisyonun yaptığı çalışma ve rapor hakkında bilgi verdi.

Genelkurmay Başkanlığı ve MİT’den hava harekatı hakkında bilgi istediklerini belirten Şener, Genelkurmay Başkanlığı’nın “dosyada gizlilik kararı var” diyerek belgeleri göndermediğini söyledi.

“Komisyona araştırma ve soruşturma komisyonu niteliği taşıyarak, elde edilecek bilgi ve belgelerle mahkeme hüviyetine vardıracak, “şu birim kusurludur” hükmüne varılması gerektiği yönünde bir algı oluşturulduğunu” ifade eden Şener, “Bu kabul edeceğimiz bir şey değildir. Komisyon, olayı insan hakları açısından değerlendirir, olayın meydana gelmesinde idari ve istihbarat birimlerinin eksiklikleri varsa bunları tespit ederek rapora yansıtır” iddiasında bulundu.

‘BU MECLİS BUNUN ALTINDA KALAMAZ’

BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, raporda “kasıt yok” denildiğini ifade ederek, bu hükme nasıl varıldığını sordu. BDP Hakkari Milletvekili Adil Kurt’un, “Raporlar verilmemesine rağmen, burada bir hüküm veriliyor, ‘suçlu tespit edemeyiz’ deniliyor. Bu nasıl oluyor?”  sorusu üzerine Şener, “Raporda yargı cümlesi yok. ‘Kasta dair bir belgeye ulaşamadık’ diyoruz. Bu, ‘burada kasıt yok’ anlamı taşımaz” dedi.

Bunun üzerine Hasip Kaplan, “Bu kasta nasıl ulaştınız?” diye sorarak “Bu Meclis bunun altında kalamaz” dedi.

Şener’in BDP’nin pilotun dinlenmediği yönündeki eleştirisine, “Pilotun ismi bizde yok ki nasıl dinleyelim? Muhalefet eğer bir şey bulduysa ve bunu neden bizimle paylaşmadılar?” şeklindeki yanıtına BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, “Suçlu bulundu, suçlu muhalefet” diyerek tepki gösterdi.

AKP’Lİ ÜSTÜN SAVCILIĞIN GİZLİLİK KARARINA SIĞINDI

Ayhan Sefer Üstün, komisyonun yarı çalışmasına kadar, Milli Savunma Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı’ndan ne istedilerse gönderildiğini ileri sürerek, “Belli bir süreye kadar çok iyi diyalog vardı” dedi. Üstün ardından, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Genelkurmay Başkanlığı’na “soruşturmada gizlilik kararı olduğunu” söylemesinden sonra durumun değiştiğini belirtti. Üstün’ün, buna rağmen “Savcılık gizlilik kararı alana kadar işler güzel yürüdü. Arkadaşları suçlamaya gerek yok” demesi dikkat çekti.

‘34 KERE MÜEBBET HAPİS GEREKTİRİR’

Alt komisyon üyesi, BDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü “Roboski’den gelen köylülerin vicdanında ulaşabileceğimiz en kötü sonuca ulaştık. 34 kere müebbet hapis gerektiren olay hakkında kişiler ile ilgili hiçbir açıklama yok” dedi.

SURİYE’DE VUR YETKİSİ BELLİ ROBOSKİ’DE YOK!

Komisyonun raporu iade ederek tarihi bir iş yapabileceğine dikkati çeken Kürkçü, “Köylülerin kalp kırıklığı, onların çektiği acı komisyon tarafından tanınır, onlardan özür dilenirse, bu durum; Meclis adına yeniden barışma sürecine yapılacak en büyük katkı olur. Ancak rapor böyle kabul edilirse, bu kalp kırıklığı dalga dalga Türkiye’nin her yerine yayılır. Onlarla duygudaş olan, adaletin tecellisini isteyen milyonlarca insan ne bize ne de Meclis’e inanır” diye konuştu. Kürkçü, burada Genelkurmay Başkanı’nın birinci muhatap olması gereken kişi olduğunu vurguladı.

“Milli Savunma Bakanı, Suriye’ye yönelik harekat yetkisinin Başbakan’dan yerel askeri komutanlara devredildiğini açıklamıştı. Acaba Roboski katliamı olduğu zaman vur emri kimdeydi? ‘Başbakan’da mıydı’ diye sormamız ve cevabını bulmamız lazım. Ancak bu sorunun yanıtı yoktur” diyen Kürkçü, Genelkurmay Başkanlığı’ndan komisyonlarına aktarılan sunum ile milletvekillerini çocuk yerine koyarak kandırmaya çalıştığını söyledi.

KÜRKÇÜ: ÖLDÜRMEYE KASTEDİLMİŞTİR

Kürkçü, “öldürmeye kastedilmiştir ve öldürme olayı gerçekleşmiştir” diyerek devamla şunları belirtti:

“Harekatın esas sorumlusunun Genelkurmay olduğunu şüphe etmemek için hiç bir neden yoktur. Bilerek ve isteyerek öldürmek için insanların üzerine ateş edilmiştir. Bunların hesabını vereceklerdir. Hükümet bunları yargı önüne çıkartmalıdır eğer bu sürecin bir parçası değilse. Yapılan iş 34 kere müebbeti gerektiriyor. Onları yargı önüne çıkartmayan Hükümet onları koruyor demektir. Böyle bir harekatın Başbakan’a duyurulmamış olması ihtimali bana doğru gelmiyor. ‘Evlatlarınızı öldürdük, özür dileriz’ denilmesi gerekir”

GÖK: ‘RAPOR TAM BİR KARA LEKEDİR’

Alt komisyon üyesi, CHP Ankara Milletvekili Levent Gök, raporu “kara bir leke” olarak tanımladı.  Gök, “Rapor tam bir kara lekedir, bu metinde vicdan, insan hakları, adalet, özür yoktur” diyerek raporda ölen grup içerisinde ‘teröristlerin olduğu’ algısının yaratılmaya çalışıldığını, hayatını kaybedenlerin ailelerine verilen –aileler reddederek almamıştır- tazminat ile ailelerin acılarının paraya tahvil edildiğini söyledi. Gök, “Olayın karartılmak istendiğinin en büyük delili raporun yazım tarihidir. 5 ay öncesinde rapor yazılmaya başlanabilinirdi ancak bilinçli karartma ve zamana yayma gayreti gösterilerek 5 ay beklenmiştir” dedi.

TARİH ÖNÜNDE HESAP VERECEKSİNİZ

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in, “içlerinde teröristler olabilir” dediklerini dile getiren Gök, “Rapora İdris Naim Şahin damgasını vurmuştur” diye konuştu. Gök ayrıca ASELSAN raporuna rağmen ölenlerin dışında başkalarının da olduğu imajının yaratılmayı çalışıldığını belirterek, “Bu yalandır ve iftiradır. Bombalama yerinde PKK’lı diye yaratılmak istenen kişiler, köyden gelen kişilerdir. Raporda, çocukların ölüsünü almaya giden aileler PKK’lı gibi gösterilmeye çalışılmıştır. Bu tablo komisyona yakışır mı? Tarih önünde hesap vereceksiniz. Komisyonu tam bir sahteciliğe alet ettiniz” şeklinde konuştu.

Muhalefetin sert eleştiri ve itirazlarına rağmen rapor komisyon tarafından oy çoğunluğu ile kabul edildi.

ANF