Komünist önder İbrahim Kaypakkaya katledilişinin 49’uncu yılında Almanya’da anılacak

Avrupa’da her yıl geleneksel olarak düzenlenen komünist önder İbrahim Kaypakkaya ve şahsında devrim ve komünizm mücadelesinde ölümsüzleşenlerin anıldığı anma etkinliği bu yıl 15 Mayıs’ta Almanya’nın Manheim kentinde gerçekleştirilecek. Anma etkinlikleri kapsamında Nisan ayı içerisinde Avrupa’nın bir çok merkezinde Sınıf Teorisi Dergisi tarafından paneller gerçekleştirildi.

Avrupa’da her yıl geleneksel olarak düzenlenen komünist önder İbrahim Kaypakkaya ve şahsında devrim ve komünizm mücadelesinde ölümsüzleşenlerin anıldığı anma etkinliği bu yıl 15 Mayıs’ta Almanya’nın Manheim kentinde gerçekleştirilecek. Anma etkinlikleri kapsamında Nisan ayı içerisinde Avrupa’nın bir çok merkezinde Sınıf Teorisi Dergisi tarafından paneller gerçekleştirildi.

“Proleter Öncünün 50. kuruluş yılında, komünist bilince pranga, çelikleşmiş iradeye kurşun işlemez! 49. ölümsüzlük yılında komünist önder İbrahim Kaypakkaya ve tüm ölümsüzlerimizi anıyoruz” şiarıyla gerçekleştirilecek olan anma etkinliği programı kültürel bölüm, konuşmacılar ve sempozyumdan oluşuyor.

Anma etkinliğine ilişkin tertip komitesi tarafından yapılan açıklama şu şekilde;

“Devrimci diyalektik ile ilerlemenin komünist yürüyüşte rehberi, ezilen ve sömürülenlerin devrimci darbesiyle politik iktidarı zapt etmenin nitel çizgisi olan 72 manifestosunun kuruluşunun 50. Yılındayız. Kurucu Önderimiz Kaypakkaya tarafından bundan tam 50 yıl önce “herkesin gözleri önünde göndere çektiği kızıl bayrak”,  kuruluşundaki komünist nitelik ve önder misyonuyla, sınıf mücadelemizin kurmayı olarak gelecek komünist toplum idealimize  yön vermeye devam ediyor. Enternasyonal Proletaryanın Türkiye-Kuzey Kürdistan kolu Partimizin kuruluşu, ezilenlerin, yeni bir dünya arayışına, isyanlarına,  ezilen emekçi kitlelerin devrimci eylemiyle yaratılacağı perspektifi ile, bilimsel silaha kavuşturulmuş tarihsel bir momenttir. Devrim karargahlarından, emperyalizm, kapitalizm, faşizm ve her türden gericiliğin en zayıf halkalarına vurarak tecrübeye dönüşen, BPKD deneyimi ile Marksizm-Leninizm’in yeni bir nitel aşaması olan Maoizm’in ideolojik-politik zemine ayaklarını basarak,  görkemli devrimci tarihsel birikimin üzerinden yükselen Kaypakkaya çizgisi, Suphi’ler sonrası yaşanan 50 yıllık siyasi felcin ideolojik-politik-örgütsel doktrini olan pasifist-parlamenterist-revizyonist çizgiyi alt ederek, Türkiye-Kuzey Kürdistan devrimini tarihsel kökleri ile buluşturmuştur. Büyük Proleter Kültür Devriminin İdeolojik-teorik ürünü olarak, Komünist önder Kaypakkaya tarafından, bu tarihsel miras ve geleneğin ebelik ettiği koşullarda tarih sahnesine çıkmış, 50 yıllık mücadele ısrarıyla, devrim-sosyalizm ve yüce komünizm yürüyüşümüze kurmaylık yapmakta, yitirdiklerimizin cüreti ve kararlılığını, tarihsel sürekliliği içinde, ulaştığı yeni sentezlerle, Türkiye-Kuzey Kürdistan devrimine önderlik yapma iddiasını sürdürmektedi

Emperyalist-kapitalist dünya gericiliğinin insan ve doğayı yok edilişine dönük yaşanan barbarlık tehdidi, emperyalist bloklar arasında süren hegemonya çatışmalarıyla, savaş, işgal ve ilhaklar tarzında boyutlanarak sürmektedir. Emperyalist hegemonya stratejilerinin keskin çatışması altında yaşanan işgal ve ilhaklar, bölgesel düzlemde süren gerici savaşlarla icra edilmekte, nükleer savaş tehdidi dahil, konvensiyal silahlarla insanlığın geleceğine yönelmektedir. Arap yarımadası, Ortadoğu, Afganistan ve Ukrayna’da yaşanan gerici savaş ve işgal, barbarlığın somut-güncel yıkım ve talanını ifade etmektedir.

Türkiye-Kuzey Kürdistan’da büyük katliam ve kıyımlarla, kapsamlı sömürü ve baskılarla hüküm süren AKP-MHP faşist bloğunun Erdoğan liderliğindeki tekçi-ırkçı açık faşizm sultası, emekçi halkın üzerine karabasan gibi çöken vahşi zulmü ile  kanlı iktidarını sürdürmektedir.

Gerek dünyada ve gerekse de coğrafyamızdaki bu kapsamlı baskı koşulları, savaş ve ilhak hali, ezilenlerin dünyasında yeni bir öfkeye dönüşmüş,  kitlelerin sistemle hesaplaşması eylemleriyle, devrimci savaş için önemli bir dinamik oluşturmuştur.

Bu kesitte, enternasyonal proletaryanın, dünya halklarının kardeşliği bayrağı, tüm emperyalist saldırganlık, işgal ve ilhaklar karşısında, tüm ezilenlerin, bilumum gericiliğe karşı mücadele ve kazanma bayrağıdır.

Enternasyonal proletaryanın her bir coğrafyadaki kolu, komünist partileri, bu enternasyonal görevin yanında, kendi ülke devrimci mücadelelerini geliştirmek ve yığınların kabaran öfkesini zulmün kalelerine yönlendirmek gibi tarihsel görevlerle karşı karşıyadır. 50.  mücadele yılında, Kaypakkaya yoldaşın komünist niteliğiyle yaratılmış tüm değerlerin gücüyle, kitlelerin dinamik gücünü, devrimci zor ile örgütlemek, proleter devrimler gerçekleştirmek, emperyalist dünya gericiliği ile birlikte, özel mülkiyet dünyasının tüm biçimlerdeki iktidarlarını tarihin karanlık sayfalarına gömmek, ve büyük özgürlükler dünyasını yaratmak  biz komünistler için bir zorunluluktur.

Bu vesileyle, partimizin 50. Yılında, parti ve devrim ölümsüzlerimize  karşı devrimci sorumluluğumuzun bir parçası olarak, KAYPAKKAYA yoldaşın Amed zindanlarında 49.ölümsüzlük katledilişinin yıl dönümü vesilesiyle düzenlediğimiz etkinliğimize, tüm devrimci dostlarımızı, halkımızı, aydınları, yurtseverleri, insanlığın kurtuluşunu kendi kurtuluşu olarak gören, hayatın her alanında  mücadele eden  tüm kadınları  davet ediyoruz!