ATİK Tutsaklarıyla Dayanışma Mitingleri Gerçekleştirildi

Kaishaim JVaAlmanya (10-11-2015) Almanya ve Türkiye’nin ortak gerçekleştirdiği ve bir çok Avrupa ülkesinin de içinde yer aldığı, ATİK’e yönelik 15 Nisanda gerçekleştirilen tutuklama furyasını kınamak ve tutuklanan devrimcilerle dayanışmak için Almanya’da bulunan tutukluların kaldığı cezaevlerinin önlerinde, Demokratik Güç Birliği, Avrupa Barış ve Demokrasi Meclisinin çağrısıyla eş zamanlı ortak eylemler gerçekleştirildi. Lanshut, Münih, Augsburg, Kaisheim, Kempten ve Würzburg’da gerçekleştirilen eylemlerde politik tutsaklara özgürlük sloganları haykırıldı.

Kemten

15 Nisan2015 tarihinde, hukuksuz bir şekilde tutuklanan, ATIK`li tutsaklar için, Almanya`nın 6 ayrı hapishane önünde, eşgüdümlü bir şekilde destek eylemleri gerçekleştirildi. Eylemlerden biri de, Müslüm ELMA`nın tutuklu olarak tutulduğu Kempten hapishanesi önünde gerçekleştirildi.100 civarında coşkulu bir kitlenin katılımıyla gerçekleşen eylemde; tutuklamaların hukuk-dışı oluşu ve anti-demokratik bir gerici uygulama olduğu ve tutuklu devrimcilerin derhal serbest bırakılması talebi güçlü şekilde ifade edildi. Devrimci mücadelenin meşru olduğunu, devrimcilerin ve devrimci kurumların terörize edilemeyeceğini, tutuklama ve saldırı operasyonlarına karşı boyun eğilmeyeceğini, haklı ve meşru devrimci mücadelemizin , daha büyük kararlılıkla yürütüleceği belirtildi. Ayrıca, tutuklanan yoldaşlarımıza, her koşulda sahip çıkılacağını, asla yalnız bırakılmayacağı belirtildi.

Açıklamalar, Türkçe ve Almanca okunurken, hazırlanan pankartlar, bayrak ve flamalar, ve coşkulu sloganlarla, oldukça görsel ve görkemli geçmiştir. Kitlenin öfkesi ve yoldaşlarına sahip çıkma kararlılığı, atılan sloganlardaki coşku ve gürlükte kendini gösteriyordu. „Müslüm Elma Yalnız Değildir“ sloganı, hapishane duvarlarını adeta delercesine haykırılıyordu. “Tutsakların Sesi Platformu sorumlusu konuşmasında , ATIK`li tutsakların daha güçlü sahiplenilmesi gerektiğini belirterek tüm kuruluşları sahiplenmeye davet etti.

MLPD Güney Almanya örgütlülüğünün de destek mesajını sunduğu eylem, aynı kararlılık, coşku ve disiplinle sonlanmıştır.

Yoldaşlarımızı, hiçbir koşulda yalnız bırakmayacağımızı, onları, özgürlüklerine kavuşturana dek, mücadeleyi yükselterek devam edeceğimize dair kararlılığın ortaya konulması oldukça önemliydi. Alandan, yürütülen kampanyanın daha da güçlü yürütüleceği inancıyla, yeniden, daha güçlü buluşmalar dileğiyle ayrılırken; Müslüm yoldaş’ı, fiziken orada bırakmanın burukluğu yakıcı şekilde hissediliyordu.

Würzburg

Saat 14’te başlayan eylemde Türkçe ve Almanca olarak açıklamalar yapılarak, açıklama okundu. Açıklamada ATİK aktivistlerinin tutsak edilmesi süreciyle beraber emperyalist devletlerin faşist TC devletiyle ortaklaşarak devrimci, demokrat, yurtseverleri sindirmeye çalışmalarına vurgu yapıldı. Yine sürece ilişkin yapılan açıklamayla birlikte ATİK’in ezilenlerin yanında olduğu, bundan sonra da öyle olacağı ve devrimci mücadelenin her yerde meşru olduğu belirtilen konuşma “ATİK Tutsaklarına Özgürlük, Politik Tutsaklara Özgürlük” denerek bitirildi.

Eylemde sık sık “Sami Solmaz Yalnız Değildir”, “İçerde, Dışarda Hücreleri Parçala”, “Devrimci Tutsaklar Onurumuzdur” gibi sloganlar atıldı.

Almanya Göçmen İşçiler Federasyonu (AGİF) adına da bir konuşma gerçekleştirilirken, konuşmada ATİK’li tutsaklar ve politik tutsakların özgürlüğü için dayanışmanın büyütülmesinin altı çizildi.

Eylem, atılan Türkçe, Almanca ve Fransızca sloganlarla bitirildi.

Münih

Münih hapishanesinde tutsak bulunan Banu Büyükavcı ve Haydar Bern ile dayanışma eylemi gerçekleştirildi. Hapishanenin kadın tutsaklarının bulunduğu bölümün önünde gerçekleşen mitingde konuşmalar gerçekleştirildi. ATİK adına yapılan konuşmada tutuklamaların hukuksuzluğuna ve Türkiye-Almanya işbirliğine dikkat çekti. Tutsakların devrim ve demokrasi mücadelesinde yer aldıklarını, operasyonların faşist uygulamaları ile bilinen TC Devletinin bilgileri doğrultusunda yapıldığını, Alman devletinin ciddi bir hukuksuzluğa imza attığını dile getirdi. 129 a/b yasasının Alman devleti tarafından devrim ve demokrasi mücadelesini engellemeye dönük bir yasa olduğunu ve kaldırılması gerektiği vurgulandı.

ABDEM adına konuşma gerçekleştiren Ali Ekber Pektaş, ATİK ile dayanışma içinde olduklarını ve tutsakların derhal serbest bırakılması gerektiğine vurgu yaptı.

Yaşasın Enternasyonal Dayanışma! Politik Tutsaklara Özgürlük! sloganlarının atıldığı eylemde marşlar çalındı. Tutsakların hayatlarına dair kısa kesitler okundu ve ardından eylem sonlandırıldı.

Landshut

07 Kasım 2015 tarihinde tutsak ATİK aktivisti Musa Demir için Almanya Landshut Ceza Evi önünde eylem gerçekleştirildi. Avusturya Türkiyeli İşçi ve Gençlik Federasyonu ATİGF’in çağrısını yaptığı eyleme yaklaşık 70 kişi katılım sağladı. Okunan mesajlarda ATİK’e yönelik saldırıların nasıl geliştiğini paylaşan konuşmacılar, tutsak aktivistlerimizin geçmişi hakkında bilgi verdi. Almanca ve Türkçe bildirilerinin okunmasının ardından ‘’Musa Demir Yalnız Değildir’’ – ‘’İçerde Dışarda Hücreleri Parçala’’ – ‘’Freiheit für alle politischen Geangenen’’ sloganları atıldı.

Eylem başlangıç saat’inde Musa Demir’in havalandırma izninde olduğunu öğrenen katılımcılar yüksek sesle sloganları haykırdı. Yaklaşık 1 saat süren eylem ATİGF sorumlusunun kapanış konuşmasından sonra son buldu.

Kaisheim

Tutuklanan ATİK aktivistleriyle dayanışmak için 7 Kasım’da eş zamanlı cezaevleri önünde gerçekleştirilen ortak mitinglerden birisi de Doktor Sinan Aydın’nın kaldığı Kaisheim cezaevi önünde gerçekleştirildi.

Saat 14.00’da sloganlarla başlayan mitingde ATİK başkanı C. Çetin’nin yaptığı konuşmayla devam etti. Çetin konuşmasında, 15 Nisan’da ATİK aktivistlerine yönelik gerçekleştirilen hukuksuz operasyonda tutuklanan 11 devrimcinin Almanya ve Türk devletinin ortak bir operasyonu olduğu ve buna birçok Avrupa ülkesi de dahil edildiğini vurguladı. Ardından bu operasyonda tutuklanan arkadaşların derhal serbest bırakılmasına vurgu yapan Çetin, Alman ceza hukukunun 129- a/b paragrafından dolayı tutuklanan tüm politik tutsakların serbest bırakılması talebiyle konuşmasını bitirdi.

Ardından Almanca hazırlanan konuşma genç bir arkadaş tarafından okundu. Konuşmada, Alman devletinin gerçekleştirdiği operasyonun nedenleri ve göz altına alınan devrimcilerin durumuna vurgu yapıldıktan sonra, haksız bir şeklide göz altına alınan devrimcilerin ve tüm politik tutsakların serbest bırakılması talep edildi.

Yaklaşık 40 insanın katıldığı mitingde coşkulu bir şekilde, Almanca-Türkçe, “Direniş terörizm değildir, 129-a/b’ye hayır, Politik tutsaklara özgürlük, Sinan Yoldaş yalnız değildir” sloganları haykırıldı.

Bir saat süren mitingde tekrar yaşananlara vurgu yapılarak, bu eylemlerin süreceğini ve tutukluların yalnız olmadıklarına değinildi.

atik-online.net/

wurzburgMunih JVA

 

 

 

 

 

 

Wurzburg JVA 2