ADHK 25. Kongresi 16-17 Nisan tarihlerinde Frankfurt da başarıyla gerçekleşti

25 k 124 Nisan Öğretisi Bilimimiz! Gezi’de ki Barikat, Kürdistan’da ki Hendek Direnişimizdir! Şiarıyla, ADHK 25 Kongresi 16-17 Nisan tarihlerinde Frankfurt da başarıyla gerçekleşti

ADHK (22-04-2016) Avrupa’nın çeşitli ülke ve kentlerinden, federasyon, dernek ve komitelerin iradesiyle Demokratik işleyişle seçilip kongreye gelen delegeler ve dinleyicilerin yoğun katılımıyla kongre devrim ve sosyalizm kavgasında ölümsüzleşenler için bir dakikalık saygı duruşu ile başladı.

Oturumun birinci gününde ADHK Genel Konseyin sunduğu genel olarak Dünya da ve özelde ise Türkiye ve K. Kürdistan da durum değerlendirmesi ve görevlerimiz üzerine siyasi raporu okundu.

Raporda şu güncel yakıcı tespitlerin altı çizildi;

“…Büyük  emperyalist  tekeller  kasalarını  şişirirken, dünyanın  mazlum  halkları  işsizlik, yoksulluk ve  açlıkla  cebelleşir  duruma  sokuldu. Kan  ve  can  pahasına  kazandıkları  demokratik  ve  sosyal  haklar  bir  bir  yok  edildi. Emperyalistler  kendi  krizlerinin  yükünü  dünya  halklarının  omuzlarına  yüklediler. Krizin  başlangıcından  bu  yana  8  yıldır  kan  gölüne  çevrilmedik, kitlesel  katliamların  yaşanmadığı, doğanın  tahrip  edilmediği  coğrafya  kalmadı  yer  yüzünde.

Adına  “Arap  Bahar” dediler, adına “BOP” dediler, adına “Doğu  Avrupa  Halklarının  Özgürlüğü” dediler, Latin  Amerika da  “adalet”  dediler, Afrika da  “demokrasi”  dediler  kısacası  bütün  bu  kulağa  hoş  bir  seda  olarak  gelen plan  ve  projelerin  uygulandığı  her  yerde  halklar  ölüm  ve  katliamlarla, açlık  ve  sefaletle  yüzleşti. Emperyalistler  kendi  aralarındaki  Pazar  dalaşlarını  böyle  gizliyorlardı  ve  hala  bu  utanmazca  oyunlarına  devam  ediyorlar. Uzun  bir  zamandan  beridir  bölgesel  düzeylerde  sürdürülen  haksız  savaşlara  baktığımızda, neredeyse  ilan  edilmemiş  bir  üçüncü  dünya  savaşı  yaşıyoruz  dersek  hiç de  yanılmış  sayılmayız. Binlerle, on binlerle, yüz  binlerle  değil,  milyonlarla  ifadelendirilecek  yoksul  emekçi  insanlar  katledildi  ve  katlettirildi  bu  süreçte…”

Raporda altı çizildiği gibi, 25. Kongremize çok özel, tarihsel bir süreçten geçtiğimiz koşullarda gerçekleşti. Bu temelde, içinden geçtiğimiz bu tarihsel sürecin tartışıp bilince çıkarılması, üzerinde fikir yürütülmesi, önümüzdeki faaliyetlerin nasıl şekillendirileceği sorunları geniş kapsamlı tartışılarak kararlar alındı.

Gerici kapitalist tekeller kendi aralarında ki rekabet sonucu, Dünyada ki yeraltı zengin kaynaklarını ve Dünya’yı kendi hegemonyasına almak, kontrol etmek için savaşlar yürütmektedir.

Bugün başta Orta doğu olmak üzere, özellikle K. Kürdistan da emperyalist, kapitalist devletlerin desteklediği Türk devletinin Kürt ulusuna ve sosyalistler başta olmak üzere kendisinden olmayanlara yönelik sürdürdüğü baskı, katliam, insanlık tarihinde çok az rastlanmaktadır. Bu vahşetin arka planında kuşkusuz ki emperyalist hegemonya bulunmakta, bu bağlamda bu hegemonya irdelenerek, devrimci demokrat ve yurtseverlerin birlikte hareket etmelerinin ne kadar yakıcı, güncel bir görev olduğu tespiti tüm delegelerimiz  tarafından yapıldı.

Kongremizin ikinci gününde 24. dönem genel konseyimiz tarafında kongreye sunulan faaliyet raporu tartışıldı. Faaliyet raporu kongre delegeler tarafında yoğun tartışılarak gelecek döneme özgü önemli tecrübeler ortaya çıkartıldı.

Kongre delegelerin iradesiyle; KUZEY KÜRDİSTAN’DA GERÇEKLEŞTİRİLMEK İSTENEN SOYKIRIMA, PLANLANAN YENİ MARAŞ VE SİVAS KATLİAMLARINA KARŞI MÜCADELE EDELİM! Başlığını taşıyan bildirge kongre iradesiyle onaylanarak, kamuoyuyla paylaşıldı.

Dost devrimci kurumlardan NAW-DEM temsilcisi Kongremize katılarak konuşma yaptı. ADEF, ATİK, AvEG-Kon, DHF ve Sancı Dergisi de dayanışma mesajlarını illetiler.

Ayrıca Kongreye, Sosyalist Gençlik Hareketi Temsilcisi bir konuşma yaptığı sırada delege ve misafirler tarafından yoğun bir şekilde alkışlandı. Gençliğin devrimci enerjisi 25. Kongremize damgasını vurdu ve kongremizde yankısını buldu.

  1. Kongremiz, Emperyalizme, Faşizme ve her türden gericiliğe karşı mücadeleyi sürdürerek sınıf mücadelesinde daha güçlü emin adımlarla yürümekten başka da bir şansımızın olmadığını, bu uzun yolda daha büyük birlikteliğin oluşması ve dayanışmaların büyütülmesi için önemli bir vesile olacağına inanıyoruz.

Görev ve Sorumluklarımız bölümünde Delegeler,

“…Emperyalistlerin  var  olan  yapısal  krizlerinin  sonucunda, hak  gaspları, kitlesel  kıyımlar, işsizlik  ve  yoksulluklar  halkların  kaderiymiş  gibi  propaganda  edilmektedir. Burada  biz  devrimci – demokratik  kitle  örgütlerine  düşen  görev, özellikle de  Politikleşmiş  Demokratik  bir  Kitle  Örgütü olan  kurumumuz  ve  kurumlarımız   hiç  kuşkusuz, sosyal  özgürlük  mücadelelerini  alevlendirmek, yani  sınırsız  ve  sınıfsız  bir  dünyanın  yaratılması  mücadelesi  sürecinde  doğru  bir  politik  yönelim  ve  örgütlenme  anlayışımızla  kavgayı  harlamak  göreviyle  karşı  karşıyayız…”

Siyasal taslak içerisinde görev ve sorumluklarımız bölümünde alıntılar yaparak vurgusu yapıldı.

Kongremiz tarihsel bir süreçte başarıyla gerçekleşmesi emekçiler açısından oldukça önemliydi. Bu yeni süreçte Konseyin önüne sunulan görev ve sorumluklarını başarı ile yerine getirmesi temenni ve dilekleri sunuldu.

İki gün süren Kongremiz, yoğun tartışmalar sonucu yeni dönem için yönetici kademelerini seçerek başarıyla sonuçlandı.

Tüm göçmen emekçileri, ezilenleri, ötekileri Konfederasyonumuz ADHK’nın yeni dönem mücadele sürecinde saflarımızda, omuz omuza yürüteceğimiz kavgada yer almaya çağırıyoruz.

Bir kez daha 24 Nisan Öğretisi Bilimimiz! Gezi’de ki Barikat, Kürdistan’da ki Hendek Direnişimizdir diyoruz.

Kahrolsun Emperyalist Dünya Gericiliği!

Yaşasın Ezilen sınıf, Ezilen Ulus, Ezilen Cinslerin Birleşik Devrimci Mücadelesi Ve Sosyalist Geleceği!

ADHK 25. Dönem

Genel Konseyi

Nisan 2016

25 k 225 k 325 k 4genclik