Çocuklarımız, kör zihniyetin ve çürümüşlüğün eğitim kurumlarına teslim edilemez

2ADKH (01-12-2016) İlk olarak aile içerisinde, sonraları ilkokul, ortaokul, üniversite, iş ve meslek yaşamı gibi alanlarda sosyalleşen insan, yaşadığı toplumdaki sosyal, ekonomik, kültürel ve eğitim alanlarında şekillenerek sosyal bir varlık olarak toplumdaki yerini alır. Esas olarak bu şekillenmenin asıl ayağını oluşturan okul ve mesleki eğitimlerdir ki bu tür kurumlara ve dolayısıyla da eğitim politikalarına yön veren iktidarlar ve sistemlerin kendileridir.

Dünyanın farklı ülkerlerindeki eğitim sistemlerini şöyle bir analiz ettiğimizde karşımıza farklı eğitim sistemleri çıkmaktadır. Otoriter, Antiotoriter, Demokratik, „hoşgörülü“, ihmal eden eğitim sistemleri vb…Türkiye‘de uygulanan eğitim sistemi, otoriter ve baskıcı bir eğitim sistemidir.

Öğrencilerin, eğitmenlerin ve velilerin haklarını gasp eden ve her gün biraz daha sindiren bu otoriter ve aynı zamanda baskıcı olan sistem de gerici AKP hükümetinin resmi ideolojisidir. Dolayısıyla Türkiye`de gerici otoriter eğitim sistemiyle yetişen nesillerin ise, demokratik eğitim sisteminde yetişen nesillerin aksine haklarını savunmayan, faydacı, itaatkar, bilimsel düşünmeyen nesiller olarak yetişmesi de kaçınılmazdır. Buradan yola çıkarak gerici Türk-islam sentezli muhafazakar AKP hükümetinin kurmuş olduğu eğitim sisteminde, kız ve erkek çocuklarının okudukları okulların yurtlarında, dini ağırlıklı eğitimlerin verildiği, tarikatçılarca özelleştirilen (Fettullahçılar, Süleymancılar vd…) iktidarın dünya görüşünün yeniden üretildiği ve ögretildiği ideolojik birer merkezler halini almaması da kaçınılmazdır. Dolayısıyla çocuklara rekabetin, kıskançlık, nefret, çekememezlik gibi duygu ve düşüncelerin öğretildiği bir nesil yaratılarak ve  ayrıca muhafazakar bir toplumun temelleri atılarak , bu yurtlarda ve okullarda çocuklarımızın geleceklerinin karartılmasına ya da son olarak yaşanan Adana‘da bir öğrenci yurdunda olduğu gibi yanarak ölmelerine en açık ifadeyle katledilmelerine sebebiyet veriyorlar.

Adana`nın Aladağ ilçesinde bulunan „Tahsil Çağındaki Talebelere Yardım Derneği Orta Öğretim Kız Öğrenci Yurdu“nda çıkan yangında 11‘i öğrenci 1’i görevli olmak üzere 12 kişinin  yanarak ölmesine sebebiyet verenler yine Süleymancılar tarikatına ait bu kız öğrenci yurdundaki yetkililer,  sorumlular ve onlara bu yurtları özelleştiren gerici AKP hükümetidir. Kendi siyasi çıkarları uğruna insan yaşamını hiçe sayan, denetimden kontrollere ticari rant kaygısıyla nice işçi katliamlarına „imza atarak“ rüştünü ispatlayan katliamcı AKP Hükümeti, bunun yanı sıra bir bütün olarak dinci-gerici politikalarını yaşamın her alanına uygulayarak topluma nüfuz ettirmeye çalışmaktadır. Özelleştirme politikalarıyla da her bir karış rant alanına çevrilirken; daha da yoksullaştırılan ezilen-emekçi ailelerin çocuklarına devlet eliyle cemaat-tarikat vb. dinci örgütlenmelerin “yurtları“ işaret edilmektedir.

Avrupa Demokratik Kadın Hareketi olarak devrimci-demokrat-yurtsever-ilerici duyarlı herkesi, kokuşmuş ve çürümüş bu dinci-gerici düzeni ve AKP Hükümetini, tecavüzcü-katliamcı eğitim politikalarını teşhir etmeye çağırıyoruz. Öğrenci gençliğin sağlıklı ve güvenli barınma haklarını da içeren Bilimsel- Parasız-Eşit-Anadilde Eğitim talebini haykıralım.

AVRUPA DEMOKRATİK KADIN HAREKETİ