İHD Dersim: Yaşama ses ver, tecridi kaldır

İnsan Haklar Derneği (İHD), Dersim şubesi hapishanelerde tecridin kaldırılması amacı ile devam eden açlık grevleri ile ilgili basın açıklaması düzenledi Basın açıklamasında tecridin kaldırılması ve açlık grevlerinin bitirilmesi istendi

DERSİM (11-04-2019) İnsan Hakları Derneği(İHD) Dersim Şubesi hapishanelerde süren açlık grevi direnişleri ile ilgili basın açıklaması düzenledi. Yapılan basın açıklamasını İHD Dersim Şubesi Başkanı Gürbüz Solmaz okudu.

Yapılan açıklama özetle şöyle:

İmralı Hapishanesi’nde Abdullah Öcalan ve diğer 3 mahpus üzerindeki tecridin kaldırılması amacı ile 8 Kasım 2018 günü Leyla Güven tarafından başlatılan süresiz ve dönüşümsüz açlık grevleri halen Türkiye’de 100’ün üzerinde hapishanede binlerce kişi tarafından sürdürülmektedir.

21 Şubat 2019 günü Almanya’da Uğur Şakar, 17 Mart 2019 günü Tekirdağ 2 No’lu F Tipi Hapishanesi’nde Zülküf Gezen, 22 Mart 2019 günü Gebze M Tipi Kadın Kapalı Hapishanesi’nde Ayten Beçet, 24 Mart 2019 günü Erzurum Oltu T Tipi Hapishanesi’nde Zehra Sağlam, 24 Mart 2019 günü Mardin E Tipi Kapalı Hapishanesi’nde Medya Çınar, 29 Mart 2019 günü Şakran Kapalı Kadın Hapishanesi’nde Yonca Akıcı, 2 Nisan 2019 günü Osmaniye 2 Nolu T Tipi Hapishanesi’nde Siraç Yüksek, 5 Nisan 2019 günü Elazığ T Tipi Hapishanesi’nde Masum Pamay yaşamlarına son vermişlerdir. Öncelikle bu kişilerin ailelerine ve sevenlerine başsağlığı dileklerimizi paylaşmak isteriz.

İHD ve TİHV olarak yaşamına son verme eylemlerinin yapılmaması için 25 Mart 2019 tarihinde basın toplantısı yaparak bu konuda açık bir çağrı yapmış, mahpuslar üzerinde etkili olan çevreleri de uyarmıştık. Ancak buna rağmen yaşamına son verme eylemlerinin devam etmesi, sorunun ne kadar ciddi olduğunu göstermektedir. Bizler hak savunucuları olarak 11 Nisan 2019 Perşembe günü İHD Dersim Şubesini akşam 21.00’e kadar açık tutarak “Yaşama Ses Ver” nöbetleri tutarak bir kez daha tecridin sonlandırılması ve açlık grevlerinin bitirilmesi, özellikle de yaşamına son verme eylemlerine başvurulmaması konusundaki duyarlılığımızı kamuoyu ile paylaşacağız.

Tecrit gibi başta BM Mandela Kuraları olmak üzere Türkiye yasalarına bile aykırı uygulamaların son bulmasını, siyasi iktidarı bir an önce sorumlu davranarak hapishanelerdeki tecridi kaldırmaya davet ediyoruz.

Halen yüzün üzerindeki hapishanede binlerce kişi tarafından devam ettirilen süresiz ve dönüşümsüz açlık grevlerinde gelinen aşama oldukça ciddidir. Gerek açlık grevcilerinin sağlık durumlarının izlenmesi, gerekse de taleplerin demokratik kamuoyu tarafından duyulduğunun ortaya konabilmesi için bağımsız heyetlerin ve bağımsız hekimlerinin hapishanelere girmesine izin verilmelidir. Siyasi iktidar bu husustaki sorumluluğunu görmeli ve bir an önce bu talepleri karşılamalıdır.

İnsan hakları örgütleri olarak devam eden açlık grevleri nedeni ile hapishaneleri yakından izlediğimizi, avukatlar vasıtası ile ziyaretler gerçekleştirdiğimizi, siyasi iktidara talepleri ilettiğimizi, demokratik kamuoyunun daha fazla duyarlı olması için girişimlerde bulunduğumuzu, uluslararası toplumun ve uluslararası kuruluşların sorumluluklarını yerine getirmeleri konusunda girişimlerde bulunmaya devam ettiğimizi, kısacası açlık grevinde bulunanların zarar görmemesi ve tecridin kaldırılması konusunda elimizden gelen tüm çabayı gösterdiğimizi bir kez daha kamuoyu ile paylaşmak isteriz. Umuyoruz ki bu çağrımıza uyulur ve bir daha hiç kimse yaşamına son vermez, tecrit kaldırılır ve açlık grevleri sona erdirilir.