ADEF (14- 11 -2014) Bundan 77 yıl önce Seyit Rıza ve Yoldaşları 1937-38 Dersim soykırımında tutuklanarak, hukuksuz ve adaletsiz bir yargılamanın ardından idam edildiler
14 Kasım’ı 15 Kasım’a bağlayan gece idam edilen Dersim Seyitlerini anmak ve isimlerini burada aktarmak istiyoruz.
Seyid Rıza, Resik Hüseyin, Aliye Mirze Sili, Civrail Ağay, Hesen Ağa, Qemer Ağay, Fındık Ağa, Hesene Ivraime Qıji, Wusene Seydi.
14 Kasım’ı 15 Kasım’a bağlayan gece idam edilen Dersim Seyitlerinden Seyit Rıza’nın idama Yürürken ortaya koyduğu tavrı; Soykırımcı TC Devletinin gerçek yüzünü orta yere koyacak mahiyetteydi. ” Ayıptır, zulümdür, cinayettir ” Sözlerinde yankılanan çığlık, TC nin hukuksuz, adeletsiz ve canice bir cinayet işlediğine dikkat çekerken, ” Ben sizin hilelerinizle baş edemedim bu bana dert oldu, bende sizin önünüzde diz çökmeyeceğim, Buda size dert olsun ” sözleri ile ise; TC’ nin hilleci, katliamcı, iki yüzlü, Böl-Parçala, yönet politikasının Dersim Soykırımında çok alçakça ve pervasız bir şekilde uygulandığına vurgu yapan çok önemli bir mesajdı.
Dersimli’ler Seyit Rıza’nın tarihe not Düşen bu mesajını bilinçlerine kazıdılar, unutmadılar ve unutmayacaklardır…
Bu bilinç ile aydınlanan Dersim toplumu Seyitlerinin mücadele kararlılığına olan sempati ve ilgiyi büyüterek, tarihsel ilerleyiş içerisinde Dersimi egemenlere karşı bir kale olarak korudular. Sisteme boyun eğmeyen tarihsel bilincine bağlı kalarak bunu daha da ileri boyutlara taşıdılar.
Özelliklede, 1970 ler sonrası şekillenen Devrimci ve Sosyalist bilinç, özel olarak Dersimde bir simge halinde belirginleşerek, Dersimin yeni siyasal dokusuna rengini verdi.
Tarihsel süreç boyunca egemenlerin baskı, katliam ve Soykırım uygulamalarına maruz kalan Dersim; 70 ler sonrası dönemde de ” Çıban Başı, Amaliyatla Kesilmesi gereken bir ur” olarak Görülmeye devam etti ve bir çok katliama uğradı, Köyler yakılıp yıkıldı, katmerli göç Uygulamaları ile karşı karşıya kaldı. İnanç asimilasyonu ile dili inançları, Cem’leri yasaklandı. 12 Eylül Askeri Faşist Diktatörlüğü Döneminde, “her Köye bir cami”projesi ile, en ağır inanç asimilasyonu uygulamasına tabi tutuldu. HES ler ve Barajlar projesi ile Doğası ve zenginlik kaynakları kurtulmak istendi, Kültürel ve Ekolojik Kırım la modern şekilde devam ettirilmek istendi soykırımlar. Bu uygulamalar neticesinde, Dersimi kendi gerçeğine yabancılaştırma Uygulamaları belli ölçülerde başarılı olmuş olsada, esas itibarıyla Dersim de Devletin bütün bu saldırı konsepti; Sosyalistler, Devrimciler, dersimin demokratik kitle Örgütleri, yurtsever hareket, Dersim eksenli çalışma yürüten Dersim Federasyonları ve genel olarakda Dersim toplumu tarafından olumlu bir mücadele kararlılığı ile gögüslemmiştir ve esas olarak Faşist TC Devleti Dersimde planladığı emellerine ulaşamamıştır.
Egemenlerin Dersimi yok etme çabaları bundan sonrada devam edecektir. Buna karşı dalga kıran rolü oynayabilmek için, Dersimlilerin her inanç ve anlayıştan bütün kesimlerini kapsayan ortak bir mücadele Hattı’nın oluşturulmasına bugün çok acil bir şekilde ihtiyaç vardır.
Bugün Seyit Rızaları Anlamlı bir şekilde anmak istiyorsak, tarihimizden dersler çıkartarak, Dersim toplumunun Birliği’ni sağlamak bütün Dersim Kurumlarının birincil görevidir.
Yanıbaşımızda yaşanan Orta-Doğu gerçekliği her kişi, kurum ve örgüt tarafından doğru bir şekilde okunmalı ve dersler çıkartılmalıdır.
IŞİD çetelerinin kısa bir süre önce Şengal’de Ezidi Halkı’na karşı gerçekleştirdiği katliam ve şuan içinde Kobane de Kürt Halkı’na karşı gerçekleştirmeye çalıştığı katliam girişimleri, 1915 Ermeni Soykırımı ve 1937-38 Desim Soykırımı’ndan farklı bir şey değildir. Tümünün ortak amacı kendinden olmayanları yok etmek asmak, kesmek ve asimile etmektir. Bu tarihsel soykırım ve katliamlar göstermiştirki; Ezilenlerin ve ezilen inanç gruplarının kaderleri, tasaları, acıları ve tarihin hangi kesitinde olursa olsun, Egemenler Tarafından maruz bırakılacakları uygulamalar aynıdır.
Dün Ermeni, Asuri, Süryani, Keldaniler, Kürtler, Alevi Kızılbaşlar, Dersimliler; Bugün Ezidiler, Filistinliler, Araplar, Türkmenler ve yine Kürtler olmak üzere katliama uğratılmakta ve soykırım Girişimi ile karşı karşıya bırakılmaktadırlar. Yer, Tarih ve Mekan farklı olsada, her tarihi evrede yaşanan sonuç değişmemiştir ezilenler açısından.
Lakin, bundan dolayı ADEF olarak diyoruzki; Dersimliler Şengal, Kobane direnişleri ile omuz omuza olmalıdırlar.
Önceliklede Kadınlarımızın direnişleri ile destan yazdığı bu Kahramanlık içinde özgürleşen Ve Özne olan Kadın; Erkek Egemen sisteme karşı bir baş kaldırı ile, Emeğin ve Özgürlüğün Sönmez Meşalesi olmuşlardır, tıpkı Dersim soykırımında direnişleri ile simge olan, Zarifeler, Beseler gibi.
Selam olsun Kobane’ de özgürlüğü muştulayan Kadın-Erkek savaşçılara.
Emperyalizm, Faşist Türk Devleti ve diğer bölge Devletleri’nin piyonu IŞID, Çağımızın Stalingrad’ı olarak tarihe geçen Kobane Direnişi ile yenilecek, çıkarılacak dersler halklarımıza, ezilenlere umut ve ışık olacaktır.
Federasyonumuz bu Biliç ve tarihsel bağı içinde Seyit Rıza ve Yoldaşlarını anmaktadır.
Bir sözümüzde AKP, MHP ve CHP ye olacaktır; AKP tıkanan çözüm sürecini ve Kürt halkının Meşru demokratik haklarını gasp etmek için, Kobane olayları üzerinden Kürt özgürlük hareketini vurmaya çalışmaktadır. Bu konudaki iki yüzlü hilleci ve oyalama ile tasviye Planı’nı 2015 seçimlerini sorunsuz atlatmak üzerine kurmuşken, yeniden sözde “Alevi açılımı” ve Dersim üzerinden CHP yi sıkıştırıp seçimler öncesi siyasal rant devşirmek istemektedir.
Ebussud fetvaları ile ” Alevilerin canı-malı-ırzı sizlere helaldir ” denilerek Yavuz Selim ordularınca kılıçtan geçirilen bizler, bu zihniyetin bugünkü halk düşmanı uzantıları sizleri uyguladığınız 12 yıllık pratiğinizden çok iyi tanıyoruz.
Cem evleri ibadet hane olarak tanınmazken, zorunlu din dersleri ile Sünni İslâm anlayışının kendisinden olmayan bütün ezilen inançlara dayatılırken, bugün ” Alevi Açılımı ” adı Altın’da geliştirdiğiniz dejenere etme ve bilinç bulanıklığı yaratma oyunlarınıza Alevi toplumu gelmeyecektir.
Faşist MHP ye gelince tamda 15 kasım Seyit Rızaların Anma takvimine denk gelen bu alçakça Açıklamaları kınıyoruz. Dersimliler zaten bu eli kanlı katilleri iyi tanımaktadır. Bunlar muhatabımız bile değildir.
Tekçi, Türkçü, Irkçı Sünni İslam Faşist Devlet anlayışının tezahürüdür. Dersimi ve diğer Halkları soykırım ve katliamdan geçiren Anlayış, tamda bu Faşist Devlet anlayışının sonucudur.
Asıl bizi derinden sarsan bu alçakların Dersime kustukları bu kin ve öfke değildir. CHP’ nin başında bulunan Kılıçtaroğlu’ nun sözde bir Dersimli olarak bu konuda suskunluğunu Koruması ve hiç bir cevap vermemesidir. Bahçeli Açıkça kendisinde Alçak ilan etmiştir bütün Dersimlilere “Alçak” diyerek.
Dersimliler, Aleviler ve ezilenler bilmelidirlerki; cumhuriyet Dönemi’nin soykırımcı, tekçi, Türkçü Faşist uygulamalarının biricik partisi CHP hiç bir dönem umut olmamıştır ve olmayacaktır.
Kurtuluş her inanç ve ulustan ezilen halklarımızın ortak Örgütlü mücadelesinden geçecektir. Tıpkı gezide olduğu ve gösterildiği gibi, tıpkı 6-8 kasım halk hareketi ve isyanında olduğu gibi…
Bu tarihi tecrübelerden dersler çıkartarak ezilenlerin Birliği’ni savunup uygulama bilinci ile, bu ruhla bugün Seyit Rızaların anılmasının daha Anlamlı olacağını düşünüyoruz.
Aradan 77 yıl geçmesine rağmen Seyit Rıza ve arkadaşlarının mezar yerleri halen açıklanmamıştır. Ailelerinin ve Dersim toplumunun bu talebinin yıllardır yerine getirilmemesi bile AKP zihniyetini net bir biçimde ortaya koymaktadır.
- Yılında Dersim Syitlerini Saygı ile Anıyoruz !
Dersim Seyitlerinin Mezar yerleri derhal açıklanmalıdır !
ADEF ( Avrupa Demokratik Dersim Birlikleri Federasyonu )