ADEF Kongresinden İzlenimlerim! –  Mazlum CEYLAN

Avrupa Demokratik Dersim Birlikleri Federasyonu 4. Genel Kongresini 12 Kasım 2022 tarihinde gerçekleştirdi.

Tarihin acılarına denk gelen bir güne denk getirilmesi, yönetici arkadaşların ne kadar hassas ve mütevazi oldukların bir göstergesidir.

ADEF 4. Genel Kongresi, Soykırıma uğrayan uluslar gibi, Dersim halkının, tarihin derinliklerinde saklanmış, ortaya çıkarılmamış acılarını deşti.

Dersim coğrafyasında, her taşın, her kayanın, her ırmağın kıyısında, Dersimli‘nin kanı akmıştır. Dersim‘de öldürülenler, sürgüne gönderilenler, mezarı belli olmayanlar, kayıp olanların akıbeti; ne kadar anlatılırsa anlatılsın, mutlaka bir tarafı sürekli eksik kalır.

Derin uçurumlarda atılanlar, Anne karnında süngülenen bebekler, dipçikle öldürülenler, ölü bedenlerin altında yaralı kurtulanların hikayesi beyaz sayfalara sığınamaz. Dersim soykırımı gibi, Kürtler, Aleviler, Yezidiler, Süryaniler, Ermeniler vb. milliyetler ve inançlarda, Dersim halkı gibi tarihin katliamını yaşadılar, halen yaşıyorlar.

ADEF 4. Kongresinde, zihnimizde bir kez daha canlandı bu katliamlar.

Tarih akıp gidiyor, geçmişi öğrenerek, geleceğe planlı, programlı, kollektif kurum anlayışıyla yürümekle başarı elde edebiliriz. Ne geçmiş unutulur, ne de geleceği kurmakta plansız örgütsüz davranılır. Dolaysıyla kongrede Dersim toplumunun yaralarını sarmak için, siyasal, ekonomik, kültürel sorunların tartışılarak, belirli bir plan dahilinde pratikte uygulanması, Kongrede gündeme alınması, her Dersimli ve Dersim dostlarının gündemine koyulması önemlidir.

Kongrede sürekli vurgulanan; düşmanın sinsi planlar içinde olduklarınıda unutmamak gerekiyor. Devletin resmî kurumları ve özel tahrikatlar vasıtasıyla, Dersimin kızıl baş inancını ve Dersimin demografik yapısını değiştirmelerinin çabasını yürütüyor düşman. Bu sinsi planların içinde Dersimde farklı isimler altında kurulan tahrikat grupları ve devletin sivil kurumlarıdır. Dün katletmekle bitirilmeyen Dersimliler,bugün kültürel olarak bitirilmek istendiği vurgusu, Dersimin özgülünde yaşanıyor.

Geçmişten bugüne kadar uzanan ve gelecekte bizim karşılayabileceğimiz ve yapılması gereken bir yol haritasını çizmek, yerel örgütlemelerle, bölgesel özerk yapılarla mümkün olabilecektir. Bugün yaşadığımız koşullarda bu gerçeği açık ve net görüyoruz. Kongre bu soruna eğilerek, Türkiye ve Kuzey Kürdistan‘da her milliyet ve ulus için bölgesel özerklik gündemine almış, Özgür Kürdistan, Özerk Dersim perspektifi savunmuştur. Bugünü ve geleceği kavranması açısında çok önemli bir belirlemedir bu. Tesadüfen ortaya atılan bir tesbit değil Özgür Kürdistan, Özerk Dersim! Bilimselliğine inanarak, ırkçı milliyetçi düşüncelere, şovenist anlayışlara vurulan neşterdir. Ezilen halkların birlikte yaşamasının garantisidir. Kongrenin bu duruşu önemliydir.

Dersimlilerin yaralarını sarması kollektif bilinç ve örgütlülükle olabilecektir. Soykırımların yaşandığı Dersim gibi bir coğrafyada olması gerek de budur. ADEF bu somut ihtiyacın ürünü olarak kurulmuş, Dersimlilerin birliğinin sağlanması için çalışma yürütmüş,her etkinlikte Dersimlilerin birliğine sürekli vurgu yapmış, Dersimlilerin birliği için nice toplantılar yapmıştır. Kongrede buna vurgu yapıldı, birlik çabasının bundan sonrada süreceğinin altı çizildi.

  1. Kongrenin tarihsel olarak önemli bir vurgusu ise şöyledir: Kongre 12 Kasım’da yapılmasındaki amaç, Buğday meydanında idam edilen Dersim önderlerinin ölüm yıl dönemine getirilmesidir.

ADEF‘in 4. Olağan Kongresi onlara atfen yapılmıştır. Kongrede bulunan delegelerin oy birliği ile kongre; 15 Kasım 1937’de, Elazığ Buğday Meydanı’nda idam edilen Seyit Rıza, Usenê Seydi, Fındıq Ağa, Hesen Ağa, Resık Usen, Ali Ağa, Hesenê İvraimê Qız’ı atfedildi.

Sonuç olarak, ADEF kongresi, önemli siyasi kararların aldığı, başarılı geçen kongre olmuştur. Siyasal teorik perspektif, Dersim sorunlarını, Dersim sorunlarının çözümünü, ADEF işleyişini tartışılarak kollektif irade çıkarılmıştır. Avrupa‘da dersim sorunların çözümünü esas alan ADEF‘in siyasal politik duruşu net ve açıktır.

  1. Kongrede de bu netlik göründü. Özelikle kongrede görünen esas düşünce; Avrupa‘da yaşayan Dersimli‘lerin arasında ayrım yapılmadan, politik düşüncelerine bakılmadan, devrimci, demokrat, yurtseverlerle, dersim sorunları üzerinde birleşme, birlikte faliyet yürütme politikası ve diğer devrimci kurumlarla birlikte ortak faliyeti sürdürme politikası kongrenin siyasal perspektifi oldu.

ADEF’in başarılı  faliyetlerini bugüne taşıyan, ve 4. Kongrede yönetici kademelere seçilen Arkadaşların faliyetlerinden başarılar diliyorum.

Seyit Rıza’nın idamdan önce söylediği, ezilenlere mal olmuş, her devrimcinin zihninde tazeliğini koruduğu sözü burada aktararak, çok kısa notlar şeklinde kongre izlemimi bitirmek istiyorum. İdam edilen dersimin önderlerinin şahsında katliamda ölenleri saygıyla özlemle anarak, “…Ben sizin yalan ve hilelerinizle baş edemedim, bu bana dert oldu. Ama ben de sizin önünüzde diz çökmedim, bu da size dert olsun“