ADHF; “Taşeronlaştırma Köleleştirmedir” kampanyası başalattı

adhf-logo 1ADHF (Almanya Demokratik Haklar Federasyonu), Almanya’da yaşayan tüm göçmen, yabancı işçi ve emekçileri, “Taşeronlaştırma, Köleleştirmedir” şiarıyla başlatılan siyasal kampanyaya destek vermeye çağrıyor

TAŞERONLAŞTIRMA KÖLELEŞTİRMEDİR!

ADHF (18-11-2015) Bugün dünya proletaryası , ezilen halkları,ezilen ulus, milliyet ve inaçlar, kimliği kabul edilmeyip yok sayılanlar, cinsiyetlerinden ve cinsel yönelimlerinden kaynaklı erkek egemen anlayışın her türlü cinsiyetçi , ayrımcı politika ve katliamlarına uğrayanlar; tüm bu politikaların ana kaynağı ve temelini oluşturan Emperyalist-kapitalist sistem barbarlığının saldırısı ve kuşatmasıyla karşı karşıyadırlar.

Diğer yandan ezilenler cephesinden bu saldırı ve kuşatmaya karşı başta işçi sınıfı olmak üzere tüm ezilen dünya halklarının itirazlarına , direnişlerine ve bu direnişlerin kitle hareketlerine dönüşmesine tanıklık ediyoruz.

Kapitalizmin daha fazla sömürü, daha fazla para ve daha fazla kâr hırsı tüm ezilenlerin yaşamını cehenneme çevirirken; yaşadığımız gezegenin ekolojik dengesini de altüst ederek insan ve tüm canlıların yaşamını büyük tehlikelere atmaktadır.

İsçiler ve emekçiler cephesinden meseleye bakacak olursak; mülkiyetçi egemenlik sisteminin bu genel saldırısı içinde uluslar arası alanda ve çapta burjuvazi tüm dünya genelinde çalışma sistemini esnekleştirerek, güvencesiz çalışmayı yaygınlaştırarak kapsamlı ve stratejik bir saldırı yürütmektedir. Bu saldırı yönelimiyle sürekli istihdamın yerini geçici, esnek ve güvencesiz yöntemler alıyor. Burjuvazi bu yöntemler sayesinde işçilik maliyetlerini aşağıya indiriyor, sosyal haklarını ortadan kaldırıyor ve sürekli istihdamın maliyet ve yükümlülüklerinden kurtuluyor. Aynı zamanda bu esnek ve güvencesiz çalısma yöntemleriyle işçilerin birlik ve bütünlüğünü bozuyor, onları ayrıştırıp bölüp parçaliyor. Dolayısıyla sendikalaşmanın ve sınıfın örgütlenmesinin önünde alabildiğince büyük zorluklar çıkarıyor ve bariyerler oluşturuyor. Bundan hareketle bugün dünya genelinde sınıf mücadelesi açısından sınıfın örgütlenmesi açısından taşeronlaştırma ve esnek çalışma biçimlerine karşı mücadele de önemli bir yerde durmaktadır.

İşçiler ve emekçiler açısından daha yoğun ve sınırsız bir sömürü demek olan taşeronlaştırma ve esnek calışmanın önünü açan siyasal iklim; özellikle 1980-1990 dönemlerinde başlatılıp devreye sokulan, uluslar arası arenada estirilen neo-liberal politikalarla gündeme gelerek adım adım bu saldırı politikaları hayata geçirildi. Şu istatiki veriler bile bugün dünyada esnek ve güvencesiz çalışma yöntemlerinin ne kadar yoğunlaştığı konusunda bize fikir vermektedir. Örneğin Çin’de şehirlerde çalışan 300 milyon işcinin beşte biri, yani 60 milyonu taşeron isçidir. Meksikada işgücünün % 10’u taşeron isçidir. Rusya’da yabancı şirketlerin %75’i,Rus şirketlerin %35 ile %50’si taşeron işci kullanmaktadır. Yine Hindistan’da özel sektördeki işcilerin %30’u, imalattaki işçilerin ise %50’si taşeron şirketler tarafından çalıştırılmaktadır. İspanya’da geçici işçilik tüm istihdamın %31’ini oluşturuyor. Türkiye-Kuzey Kürdistan’da DİSK Araştırma Enstitüsünün verilerine göre yaklaşık 6 milyon isçi taşeron firmalar tarafından istihdam edilmektedir. Almanya ise toplamda ek iş, part time ve süreli çalışan işcilerin sayısı 7 milyon 840 bine ulaşmış durumdadır.

Dünya egemenlik sisteminin uyguladığı sınırısız ve dizginsiz sömürü politikaları genelde dünyada yaygınlaştığı gibi, AB ve onun bir parçası olan yaşadığımız Almanya’da da yaygınlaşmaktadır. Taşeron ve esnek çalışma yöntemleri yerli isçi ve emekçilerin yanında, en çok da göçmen, yabancı ,ilticacı, kadın işçi ve emekçileri vurmaktadır. Göçmen ve yabancı işçiler bu konumlarından dolayı; en ağır ve düşük ücretle çalışmalarının yanında, en ağır sömürünün pençesinde olmakla birlikte, sürekli etnik, milliyetçi, ırkçı ve faşist saldırıların da hedefi olmuşlardır.

Sonuç olarak esnek çalışma ve taşeronlaştırma işçi ve emekçiler için teslim alma ve köleleştirme rejimidir. İşçi sağlığı ve güvenliğini ortadan kaldıran, tam bir güvencesizlik girdabına sokan, sınıfa yönelik stratejik ve küresel bir saldırıdır ve yasaklanmalıdır. Dolayısıyla bugün Emperyalist-kapitalist sistem ve her türden gericiliğe karşı sınıf mücadelesini yükseltmek tarihsel göreviyle karsı karşıyayız.

Almanya’da yaşayan tüm göçmen , yabancı işçi ve emekçileri ADHF (Almanya Demokratik Haklar Federasyonu) etrafında örgütlenmeye çağırırken; Almanya federasyonumuz tarafından “Taşeronlaştırma Köleleştirmedir” şiarıyla yürütülen siyasal kampanyamıza destek vermeye çağırıyoruz.

-EMPERYALİST-KAPİTALİST SÖMÜRÜ VE TALANA KARŞI MÜCADELEYİ YÜKSELT!

-SÖMÜRÜ VE BASKININ OLMADIĞI, HALKLARIN EŞIT VE ÖZGÜR YAŞADIĞI BAŞKA BİR DÜNYA MÜMKÜN !

ADHF (ALMANYA DEMOKRATİK HAKLAR FEDERASYONU)

Kasım 2015