HBDH: Halklarımız iradelerine yönelmiş saldırıya karşı birleşmeli ve başta meclis olmak üzere, AKP’nin tüm il, ilçe binaları ile üniversite ve liseler işgal edilmelidir Vekiller serbest bırakılıncaya direniş ve işgaller bitirilmemelidir
HABER MERKEZİ (09-11-2016) Halkların Birleşik Devrim Hareketi (HBDH) Yürütme Komitesi, darbe girişimini adeta bir fırsata çeviren ve MHP’yle tam bir koalisyon halinde ve CHP’yi de yedeğine almaya çalışan Erdoğan ve çetesinin faşizmini kurumsallaştırmak istediğini belirterek, “Bu amaç uğruna hiçbir araç ve yöntemi kullanmaktan çekinmeyeceğini de tekrar tekrar kanıtlıyor. Kanun Hükmünde Kararnamelerle, Olağanüstü Hal (OHAL) ve İç Güvenlik Yasalarıyla oluşturdukları yeni saldırı konsepti Erdoğan ve çetesine yetmemiş olacak ki halklarımızın parlamentodaki temsilcilerini de tutuklayarak meclisi de fiilen ortadan kaldırmıştır” dedi.
‘ERDOĞAN VE ÇETESİ DAHA DA SALDIRGANLAŞMAKTADIR’
“Daha düne kadar birbirlerinin kuyusunu kazan dinci gericilerle burjuva ulusalcı-milliyetçi faşistler faşist rejimi kurtarmak için kol kola girmişler ve de halklarımıza topyekün savaş ilan etmişlerdir” denilen açıklamada, “Faşist rejim krizinin aşılamaması, burjuvazinin büyük umutlarla yaydığı ”değişim” programının ve Ortadoğu politikasının iflas etmesi, Rojava devriminin her geçen gün kalıcılaşmaya doğru gidiyor olması, tüm faşist kuşatma ve teröre rağmen Kürt halkını teslim alamayışı, kendi iç çelişki ve çatışmalarından doğan basınç ve Musul, Rakka savaşlarından dıştalanma Erdoğan ve çetesinin dengesini alt üst etmiştir. Erdoğan ve faşist çetesi her geçen gün yönetme yetenegini biraz daha kaybetmektedir. Bu durum Hitler taklidi Erdoğan ve çetesini daha da saldırganlaştırmaktadır” ifadelerine yer verildi.
‘HDP’YE SALDIRI ESASEN HDP’DE BİRLEŞEN KESİMLERE SALDIRIDIR’
Halkların Birleşik Devrim Hareketi (HBDH) Yürütme Komitesi açıklamasında şu hususlara da dikkat çekildi:
“Faşist Erdoğan ve çetesi, Kürt özgürlük mücadelesini bastırmak ve Kürdistan devriminin birleşik devrimci önderlik altında tüm Türkiye sahasını kapsamasını engellemek için gerici bir iç savaşı göze almıştır. Halkların Demokratik Partisi halklarımızın, işçi ve emekçilerin, ezilenlerin, kadınların, gençliğin, başta Aleviler olmak üzere farklı inançta olan kesimlerin önemli demokratik bir cephesidir. İşte AKP faşizminin ve de onun başı olan Erdoğan’ın HDP’ye dönük saldırısının gerçek nedeni de budur. HDP’ye yönelik bu saldırı esasen HDP’de birleşen kesimlere yönelmiş bir saldırıdır. Yani halklarımıza, işçilere, ezilenlere, Alevilere, farlı inanç gruplarındaki kesimlere yönelik bir saldırıdır. Bu saldırı halklarımızın demokratik temsilcilerine ve iradesine dönük bir saldırıdır. Faşist Erdoğan ve çetesi, her türlü insanlık suçu işleyen generalleri, polisi; yüz kızartıcı suçlara dolandırıcılık, rüşvet, yolsuzluk, vb. bulaşan vekillerini, bürokratlarını dokunulmazlık zırhına büründürürken, halklarımızın demokrasi, barış ve özgürlük taleplerini savunmaktan başka bir amacı olmayan vekillerin dokunulmazlıklarını kaldırıp tutuklamaktadır. Halklarımızın iradesine yönelen bu saldırıyı nefretle kınıyoruz.
‘FAŞİZME KARŞI SAVAŞILMALI, DİRENİŞ BÜYÜTÜLMELİDİR’
Faşist AKP ve MHP koalisyonunun gerici bir İç savaş hamlesinin önemli bir parçası olan bu saldırısına halklarımız güçlü bir karşı koyuş gerçekleştirmelidir. Unutmamalıyız ki faşist gerici saray cuntası ve çetesini durduracak tek güç halklarımızın faşizme karşı savaşımının tüm araç ve biçimleriyle yürüteceği mücadeledir. Hitler Almanya’sının bir benzeri bugün Türkiye ve Bakur Kürdistan’ında yaşanmaktadır. Hitler faşizminin Alman halkının alnına sürdüğü kara lekeyi bugün onun benzeri olan Erdoğan ve çetesi Türk halkının alnına sürmeye çalışıyor. Başta Türk halkı olmak üzere halklarımız buna izin vermemelidir. Faşizmin topyekün saldırısına karşı halklarımız topyekün direnişle yanıt vermelidir. Saray darbesi ve askeri karşı darbenin gösterdiği ve son süreçte görüleceği gibi halkların bağımsız demokratik devrimci yolundan başka hiçbir yol işçiler ve ezilenler için umut olamaz ve gelecek vaadedemez. Halklarımız, işçiler ve ezilenler, Aleviler ve farklı mezhepte olan halklarımız, kadınlar, gençler, LGBTİ’ler gerçek temsilcilerine ve iradelerine yönelmiş bu saldırıya karşı birleşmeli ve başta meclis olmak üzere, AKP’nin tüm il ve ilçe binaları işgal edilmelidir. Halklarımız alanları sokakları kuşatmalı, Üniversite ve liselerde işgaller gerçekleştirilmelidir. Ve de demokratik alanda iradelerini temsil eden vekilleri serbest bırakılıncaya kadar alanlar, sokaklar terk edilmemeli, direniş ve işgaller bitirilmemelidir. Halklarımız öz gücüne güvenmelidir. Bu gücün neler yapabileceğini; Gazi ve Gezi-Haziran ayaklanmasında, 6-8 Ekim Kobanê serhildanında, Cizre’de, Silopi’de, Nusaybin’de, Sur’da, Bakur Kurdistan’ın diğer kent ve dağlarında, Rojava’da neleri yapabileceğini gördük. İşte faşizmin esas korktuğu da bu gücün açığa çıkmasıdır. HBDH bu gücü birleştirmek ve de birleşik bir devrimci önderlik yaratmak için oluşturuldu. Faşist AKP ve onun başındaki Erdoğan’ın soykırımcı ve tasfiyeci saldırılarının ağır koşulları, kitlesel katliamları, öz savunma ve silahlı direnişi zorunlu kılmaktadır. HBDH aynı zamanda bu zorunluluğun da bir ürünüdür. Halklarımız demokratik ve devrimci mevzilerindeki yerlerini almalı faşizmin zulmüne karşı savaşmalıdır. Tüm halkımızı mevzilerini savunmaya, direnişi büyütmeye çağırıyoruz.”
ANF