İnnsbruck’da Gezi Direnişi konulu panel düzenlendi

İnnsbruck`da Gezi Direnişi ve sonrasında gelişen sürecin değerlendirildiği panel düzenlendi 

İNNSBRUCK (02.12.2013)- Tirol Demokratik Güç Birliği’nin organize ettiği panelde, Jenbach’da Gezi Direnişi ve sonrasında gelişen süreç değerlendirildi.

Avusturya Demokratik Haklar Federasyonu’nun bileşeni olduğu Demokratik Güç Birliği, düzenleyeceği panele Gürkan Korkmaz (Ali İsmail Korkmaz’ın abisi) ve mimar Mücella Yapıcı,  LGBT Derneği adına Boysal Yakar’ı davet etmişti. Panele Gürkan Korkmaz ve MücellaYapıcı vize sorunları ve mahkemelerinin devam etmesi nedeniyle katılamadı. Panele LGBT’yi temsilen Boysal Yakar ile Güç Birliği temsilcisi katıldı.

‘Baskı ve hak gasplarına karşı kitleler sokaklara çıktı’

Panel moderatörün konuşmasıyla başlarken, LGBT Derneği’ni temsilen konuşan Boysal Yakar, arkadaşlarının panele katılamama nedenlerine ilişkin bilgi verdi.

Panelde ilk sözü Güç Birliği temsilcisi alarak, kapitalist krizin 2008’de katmerleşmesiyle birlikte işsizliğin yükseldiğini belirterek krizin daha çok gençleri ve kadınları vurduğunu ifade etti. Temsilci İspanya, Portekiz ve Yunanistan gibi ülkelerde kapitalist krizin yükselmesiyle birlikte son 50 yılda görülmemiş direnişlerin yaşandığını belirtti. Temsilci Gezi Direnişi’ne ilişkin konuşmasında ise kitlelerin işsizlik, hak gaspları, Aleviler üzerinde oynanan oyunlar, ‘KCK’ adı altında tutuklamalar, işçi ölümleri, özelleştirmeler gibi baskı ve hak gasplarından kaynaklı, AKP’ye olan kinlerini sokağa döktüğünü açıkladı. Ülkenin birçok ilinde kitlelerin sokaklara çıktığını belirten temsilci, gelişen toplumsal süreçlerde ortak örgütlenmenin önemine dikkat çekerek konuşmasını bitirdi.

‘Dünya sağlık örgütü 1972  yılında eşcinselliği bir hastalık olmaktan çıkardı’

LGBT Derneği temsilcisi Yakar ise, LGBT bireyler olarak 1969’da gelişen tarihsel süreçlerine ilişkin Newyork gibi yerlerde örgütlenme süreçlerini değerlendirerek, Paris, Londra başta olmak üzere Avrupa’nın pek çok yerinde sokaklara çıktıklarını anlattı. Yakar 20 yıldır sokaklarda olduklarını belirterek 1972’de Dünya Sağlık örgütünün eşcinselliği bir hastalık olmaktan çıkardığını açıkladı. LGBT bireyler olarak polisten ve devletten bir beklentileri olmadığını anlatan Yakar, tam tersine polisten çokça şiddet gördüklerini belirtti. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin LGBT’leri bir hastalık olarak gördüğünü belirten Yakar, bu nedenle askere alınmadıklarını ve Türk Kızılay’ının LGBT bireylerden kan almayarak bunu yasakladığını anlattı. 

‘LGBT bireyler aileleri ve toplum tarafından dışlanıyor’

Temsilci LGBT bireyler olarak hukuk mücadelesi ve anayasa taleplerine ilişkin düşüncelerine de dikkat çekerek Taksim bileşenlerinin 2 yıldır içerisinde olduklarını söyledi.  

LGBT bireylerin polis tarafından darp edilerek çeşitli para cezaları verildiğini açıklayan temsilci, LGBT bireylerin bazılarının aileleri ve toplum tarafından dışlanarak ötekileştirildiğini ifade etti.  Temsilci LGBT bireylerin Gezi Direnişi sırasında yaşadıklarını anlatarak konuşmasını bitirdi. Verilen kısa aranın ardından kurum temsilcileri adına konuşmalar yapıldı. Panel soru cevap bölümünün ardından sona erdi.