Paşa Kırkoç Yoldaşımızı Yitirdik!

Bir süredir çağın vebası olan kanser hastalığından tedavi gören Paşa Kırkoç yoldaşımız, İsviçre Baden hastanesinde 3 Şubat 2019 tarihinde aramızdan ayrıldı

İSVİÇRE (04-02-2019) 1955 yılında Erzincan’ın Kemah ilçesinde doğan Paşa Kırkoç yoldaş, ülkede ve yurt dışında Kaypakkaya fikirleri ışığında, ezilenlerin mücadelesinde saf tutarak sürdürdüğü yaşamında, sosyal çevresi ve kitlelerle kurduğu olumlu ilişkilerle, sevilen-saygı duyulan bir yoldaşımızdı. En son yaşadığı İsviçre de, ADHK -İDHF üyesi ve aktivisti olarak siyasal mücadelesini sürdüren yoldaşımızın, zamansız aramızdan ayrılışının üzüntüsü içerisindeyiz…

Kurduğu tüm sosyal ve siyasal ilişkilerde, içinde bulunduğu tüm faaliyetlerde, birlikte yürüdüğü yoldaşlarına, “acılarımıza da gülmesini becereceğiz” anlayışı ile yaklaşan Paşa yoldaş, siyasal düzeyini ve koşullarını zorlayarak içinde bulunduğu siyasal görevlerini üstlenmiştir. Yakalandığı amansız hastalığa karşın, bulunduğu alan özgülünde sürdürülen siyasal faaliyet ve eylemlerden kopmaması, hastalığını inzivaya çekilmenin gerekçesi haline getirmemesi ve zayıf düşen bedenine inat, gözlerindeki umudu yoldaşlarıyla kendine has üslubu ile paylaşması, Paşa yoldaştan öğreneceğimiz önemli özelliklerdir. Güle güle tüm acılara gülmesini beceren İnsan !….. Güle Güle, kavramsal ifadelerle değil, yaşamının doğal akışı ile tüm umutsuzluklara devrimci umut diyen İnsan!…Senin de özlem duyduğun yitirdiklerimizin omuz başlarında, şimdi de seni özlüyoruz.

Kaypakkaya’nın ideolojik-politik-örgütsel çizgisinde, sosyalizm-komünizm ve devrim mücadelesi sürdürmek, devrimin her anına uygun yenilenmeyi gerektirir. Sosyalizm ve devrim mücadelesinin kulvarında sürdürdüğü yaşamında, “ben teorisyen değilim” derken, aslında en deneyimsiz örgütsel birikimden en deneyimli örgütsel birikime kadar, herkesten öğrenilecek bir şeylerin olduğunu anlatmaya çalışmıştır. Yaşamın teorik-pratik sentezleri açıktır. Bilmek ve bilmemek denklemi kibirin-ukalalığın kölesi yapılarak gelişmenin önüne engel olarak konulamaz. Önce içindeki kibirle savaşmasını öğreneceksin…Paşa yoldaş tüm bunları sosyal-siyasal yaşamında ifade etmese de, yaşamıyla-duruşuyla kendi olumsuzluklarıyla, bulunduğu siyasal faaliyet düzeyi ile savaşmasını bilen bir yoldaştı.

Ölüm yanıbaşında soluksuzluğa davet ederken, Paşa yoldaş, karınca kararınca bir katkım olur diyerek, bulunduğu İsviçre alanında, hep faaliyetlere bir soluk olmak istedi. Belki, romanlara konu olacak bir devrimci mücadele süreci demeyeceğiz ama, devrim savaşında isimsiz yatan ölümsüzler gibi mütevazi, kavrayışı oranında ısrarcı, sosyal-siyasal ortamımızın kahkahası olan yoldaşımızı yitirmenin üzüntüsü içerisindeyiz. 4 Şubat’ta memleketi Erzincan-Kemah’ta sonsuzluğa uğurlanan Paşa yoldaşımızın devrimci anıları önünde saygı ile eğilerek, derin acısını, ailesi-dostları ve yoldaşlarımızla paylaşarak, baş sağlığı diliyoruz.

Umudun-Gülüşün hep bize yoldaş olarak kalacaktır.