PYD bir açıklama yayınlayarak, “Türk devleti başından bugüne Suriye’deki gerilimin düşmesi, sorunların çözülmesi önünde engel güç durumundadır” dedi
Haber Merkezi (17-01-2018) PYD, TSK’nın Efrin’e yönelik saldırılarına ve işgal tehditlerine ilişkin bir açıklama yayınladı. Açıklamada, “Türk devleti başından bugüne Suriye’deki gerilimin düşmesi, sorunların çözülmesi önünde engel güç durumundadır” ifadelerine yer verildi.
PYD’nin açıklamasında, “Türk devleti dünyanın dört bir tarafından çeteler toplayarak, eğitti, Suriye’ye gönderdi. Türk devleti 2012 yılında Serekaniye’ye saldıran çetelere destek verdikten sonra, Gıre Spi ve Kobanê’yi işgal etmek için bu desteğini sınırsız bir şekilde sürdürdü.” denildi.
Direnenler demokratik özerk sistemi inşa etti
Saldırılara karşı YPG’nin direndiği ve değişik etnik yapılardan bir araya gelen savunma güçlerinin Rojava ve Kuzey Suriye’yi savunmak için çok sayıda kayıp verdiği belirtilen açıklamada şunlar söylendi;
“Bu direnişten sonra, Kuzey Suriye’deki faklı etnik ve dini yapılardan oluşan güçler hep birlikte demokratik özerk sistemi inşa edip, ardından da demokratik federatif sistemi oluşturdular. Bu sistem de Kuzey Suriye halkları tarafından kabul gördü. Çetelere karşı mücadele yürüten YPG-YPJ ve Demokratik Suriye Güçleri (QSD) bu mücadeleleriyle herkese örnek oldular.
Ne var ki, kendi içinde ciddi tıkanma ve boğuntu yaşayan Türk devleti şimdi de Bulgaristan, Ermenistan, Yunanistan, Kuzey Afrika, Kuzey Suriye ve Güney Kürdistan’ı karıştırmaya çalışıyor.
Türk devleti başından bugüne Suriye’deki gerilimin düşmesi, sorunların çözülmesi önünde engel güç durumundadır. Birkaç yıldır ekonomik ambargo altında olan Efrîn buna rağmen bir milyona yakın Suriye göçmenine de kucak açmış durumda. Fakat buna rağmen kesintisiz şekilde de Türk devleti tarafından bombardımana maruz kalıyor.”
Uluslararası topluma çağrı
Açıklamada son olarak uluslarası topluma bir çağrı yapılarak şunlar ifade edildi; “Demokratik Birlik Partisi (PYD) Yürütme Kurulu olarak, Efrîn bölgesine yönelik saldırıları şiddetle kınıyoruz. Ayrıca uluslararası güçlere, sivil toplum örgütlerine ve insan hakları kuruluşlarına Efrîn’de yaşayan bir milyon kişiye karşı sorumluluklarını yerine getirmeleri çağrısı yapıyoruz.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne Kuzey Suriye ya da Fırat Nehri’nin doğusu ve batı bölgelerini güvenli alan yapmak için bir an önce harekete geçmeleri çağrısı yapıyoruz. Suriye krizinin uluslararası meşruiyet çerçevesinde çözümünü getirecektir.”
Gazete Patika