SMF 2. Olağan Genel Kurultayı gerçekleşti: Söz, yetki, karar; meclislere, komünlere, konseylere

Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) 2. Olağan Genel Kuruştayı’nda, “Eşit, özgür, demokratik bir yaşam için, faşizme, gerici savaşlara, sömürüye ve açlığa karşı mücadeleyi yükseltme” çağrısı yapıldı.

Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) 2. Olağan Genel Kurultayı İstanbul’da gerçekleşti.

Şişli Cemil Candaş Kent Kültür Merkezi’ndeki deklarasyon kurultayına ülkenin birçok yerinden delegasyon katıldı. “Sosyalizm mücadelesini büyütüyoruz; söz yetki karar Meclis’lere, komünlere, konseylere” şiarıyla düzenlenen kurultaya HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, HDP İstanbul Milletvekili Erol Katırcıoğlu, Emek Partisi’nden Alişan Doğan, DİSK Sosyal-İş Başkanı Celal Uyar, DEDEF Genel Başkanı Özkan Tacar, KÖZ’den Cansu Akbaş, TKH genel başkanı Aysel Tekerek, Partizan’dan Nihat Konak, EHP’den Berfin Özdemir, TKP’den Senem Doruk, Alınteri, Ovacık ve Kağıthane Dersimliler Derneği yöneticileri, ESP İstanbul İl Başkanı Deniz Aktaş, TİP‘ten Kutsal Hasan Çoğal, Can Soyer, Önder Engin Deniz, SODAP, Yaşam Ağacı Derneği, İzmir Dersimliler Derneği’nden Aslan Sultan, Bursa Dersimliler Derneği’nden Elif Bektaş, TÖP’ten Avukat Tamer Doğan, Hozat Dersimliler Derneği’nden Yılmaz Cesur, SYKP Eş Genel Başkanı Cavit Uğur ve İstanbul İl Eş Başkanı Roni Gören, Devrimci Parti Genel Başkan Yarımcısı Burcugül Çubuk, Kadınların Kurtuluşu’ndan Mediha Yüksel, YÇKM kurucularından Kadir Demir, Partizan’dan Toğay Olcay, ADHK’den Faruk Bey ve Halkevleri Genel Başkan Yardımcısı Hasan Polat katıldı.

Salonda İbrahim Kaypakkaya, Deniz Gezmiş, Mahir Çayan ve Mazlum Doğan’ın fotoğraflarının yer aldığı kurultayda sonuç deklarasyonunu okuyan SMF temsilcisi Milletvekili Dilşat Canbaz Kaya, ne liberal kapitalist emperyalist sistem halklara acı kan gözyaşından başka bit şey vaat etmediğini, kurtuluşun sosyalizmde olduğunu kaydetti. İçeride ve dışarıda yaşamın her alanının büyük bir saldırı altında olduğunun ifade edildiği konuşmada, uluslararası dayanışma ve mücadelenin yükseltilmesi gerektiği vurgulandı. Ülkeyi uçuruma sürükleyen gerici Saray rejimine karşı birlikte mücadele çağrısı yapan Kaya, konuşmasında eşit, özgür, demokratik bir yaşam için, faşizme, gerici savaşlara, sömürüye ve açlığa karşı mücadeleyi yükseltme çağrısı yaptı.

Pervin Buldan: Kaypakkaya’nın 71 çıkışı bize her zaman yol göstericidir

SMF’nin 2’nci Olağan Kurultay’ını selamladığını ifade eden Buldan, “Olağanüstü bir süreçten geçiyoruz. Bir yandan Suriye’de savaş tamtamları diğer yandan ise tüm toplumsal kesimlerin ekonomik darbe altında inim inim inlediği bir dönem yaşıyoruz. Böylesi bir süreç altında Türkiye’yi bir seçim iklimine götüreceklerinin farkındayız. Sevgili dostlar bu karanlık tablo altında elimizde ne var? Elbetteki devrimci dayanışma ve ittifak stratejimiz var. Onlar saldırdıkça bizim bağlarımız daha da güçlenmektedir.

Kaypakkaya vurgusu

Demokrasi ittifaki çağrımız her geçen gün daha da güçlenmekte ve karşılık bulmaktadır. SMF’nin temsil ettiği devrimci geleneği yakından takip etmekteyiz. Kaypakkaya’nın 71’deki çıkışı bizim için her zaman yol göstericidir. Kaypakkaya’yı ve yoldaşlarını bir kez daha selamlıyoruz. Özellikle ulusal sorundaki ufuk açıcı etkisi güncelliğini korumaktadır. Siz, burada yeni bir zemin yaratmaya çalışıyorsunuz, biz de bunu yakından takip ediyoruz.

Bütün bu baskı ve saldırı altında, fikren meclisleşme bizim en önemli hedeflerimizden birisidir. Sizin de bu konudaki pratiklerinizi önemli bir aşama olarak görüyoruz ve bunu elbette ki benimsiyoruz. O yüzden bu çalışmayı çok değerli ve çok anlamlı bulduğumuzu HDP olarak bir kez daha buradan ifade etmek isterim. Birlikte mutlaka kazanacağız, birlikte mutlaka adaleti ve barışı bu topraklarda hakim kılacağız. Sizleri ve mücadelenizi bir kez daha selamlıyorum.”

Cengiz Çiçek: Faşizme karşı direnme sorunumuz yok

HDK Eş Genel Başkanı Cengiz Çiçek konuşması şöyle; “Bu kurultayın halkların özgürlük mücadelesine, devrim ve sosyalizm mücadelesine katkı sunacağını biliyoruz. Kapitalist ve emperyalist sistem artık yönetilebilir bir sistem olmaktan çıkmıştır. Türkiye Cumhuriyeti, bu krizin içine kendi krizlerini de ekleyerek halkların devrim ve sosyalizm mücadelesini boğmak istemekte. Her zaman her yerde şunu söylüyoruz. Bizim faşizme karşı, tekçiliğe karşı direnme sorunumuz yok. Biz her zaman her yerde direndik. Ancak pratik mücadeledeki açmazlarımızın farkında olmak zorundayız. Dönem, bu tekçi ceberut sömürü düzenine karşı örgütlenme dönemidir. Bu nedenle meclisler, komünler olmazsa olmazdır. O yüzden bir kongre olarak, bir çatı olarak meclis ve komün fikrini toplumsallaştıramazsak da bu fikriyatın peşinden gitmek zorundayız. Sözlerimizi bitirirken Komünist Önder İbrahim Kaypakkaya’yı ve yoldaşlarını bir kez daha anıyorum, yaşasın devrim ve sosyalizm.”

SYKP Eş Genel Başkanı Cavit Uğur:

“Kurultayınızı selamlıyorum. Tarihsel bir momentte bu kurultay gerçekleştiriliyor. Bu açıdan bu kutultayı önemli buluyorum. Kapitalizmin doğaya yönelik gerçekleştirdiği tahribat yeni pandemiler yaratmaktadır. Sömürüyü ortadan kaldırmadan, doğayı ayakta tutmak mümkün değildir. Kurultayınızın ezilenler açısından bir mevzi olması dileğiyle başarılar diliyorum.”

Emekçi Hareket Partisi temsilcisi Berin Özdemir:

“Kapitalizmin krizleriyle boğuştuğumuz bu günlerde, işçilerin söz, yetki ve karar hakkının işçilerde olduğunu vurgulamak çok güzel. Kapitalizmin çelişkileri artık açık bir hale gelmiştir. İşçiler ve emekçiler halkları için mücadele etmeye devam ediyor. Dünyanın her köşesini, her karışını var edenler, kendi iktidarlarını kuracaktır. Yaşasın devrim ve sosyalizm.”

Maçoğlu: Bir araya gelmezsek kaybederiz

“Kapitalist sistem esasen insan merkezli politikalara dayatmış olduğu zulme ve baskının dışında da aynı zamanda doğaya yönelik bir baskı oluşturmakta. Bizlerin artık süreci iyi okuyup bir araya gelmesi lazım. Bir araya gelmezsek doğa kaybeder, insanlık kaybeder. Yarını bugünden daha ileri perspektifiyle geliştirmek, devrimcilerin ilericilerin aydınları kurması gerekiyor. Bugün yoksulluk hat safhada. DDHD içinde yürüttüğümüz faaliyetler içinde tespit ettiğimiz bazı durumlar var. Eskiden iş ihtiyacı olan insanlar bugün gıda talebinde bulunmaya başladığını görüyoruz. Dersim’de Munzur Dağları, maden ihaleleriyle yok etmeye çalışıyorlar. Bu süreci kuşanarak bir arya gelmeliyiz. 150 yıl önce Marx işçilerin zincirlerinden kaybedecek bir şeyi olmadığını, kazanacak bir dünya olduğunu söylemiştir. Şimdi demokratlar, aydınlar, komünistler, sosyalistler, mümkünse birlik, değilse meclislerle bir araya gelip bu ceberut iktidara bir alternatif yaratması gerektiğini düşünüyoruz.”

Temel Demirer: Tek yol devrim

“Dünya bir barut fıçısının üzerinde. Yakında büyük bir infilak bizi bekliyor. Yani sözlerinin bedellerini ödeyenler bu infilakın sonuçlarını göğüsleyecek. Açık ve net olarak söyleyelim. Kapitalizmden medet bekleyenler, parlamentodan maden bekleyenler, NATO’ya göz kırpanlar… Söz yetki karar öncü partiyle meclislere diyoruz. Tarihin sıkıştığı bir dönemden geçiyoruz. Ancak bu durumu aşacak bir geleneğiz, bir biz iradeyiz. Parlamento ile aramızda bir mesafe koymayı düşünenlerdenim. Yeni bir toplum kuracağız, yeni bir dünya kuracağız. SMF’nin programı toplum sözleşmesidir. Bizim geleneğimiz bir sorumluluktur. Biz bu sorumluluğu omuzlarımızda taşıyoruz. Gelin hep beraber haykıralım. Ökkeş’in hepimizden ricası var. Söz yetki, karar meclislere… Tek yol devrim!”

Kurultay Zeynep Bakşi Karadağ, Grup Munzur ve Umut Altınçağ’ın dinletileriyle son buldu.