Suriye’ye yönelik emperyalist saldırganlığa hayır!

 

 

Suriye’ye Yönelik Emperyalist Saldırganlığa Hayır Diyelim!

Kahrolsun Emperyalist Savaş ve İşgal!

Emperyalizm savaş istiyor! Halkları birbirine kırdırmak istiyor! Gelinen süreçte emperyalistler, Suriye üzerinden savaşı yaygınlaştırmak, giderek İran’ı da içine alacak şekilde doğrudan işgal alanlarını genişletmek istiyorlar. Bunun arka planında Uluslar arası finans kapitalin azami kar hırsı var! Emperyalistler arası paylaşım ve çıkar kavgaları var! Ekonomide yaşanan yapısal tıkanmanın emperyalist güçler arasında daha açık hale getirdiği rekabet ve hegemonya arayışlarının kızışması var! Bunların sonucu olarak Ortadoğu özelinde bölgenin yeniden dizayn edilmesi hedefi var!

Başta saldırgan ABD olmak üzere emperyalizm bu hedef çerçevesinde bölgedeki etnik dinsel ve mezhepsel ayrışmaları kışkırtarak halkları bu temelde birbirleriyle çatıştırmaya çalışıyor. Sunnilik, Şiilik, Alevilik gibi dinsel kimlikleri saflaşma eksenleri haline getirmeye uğraşıyor. Bölgedeki diktatörlük rejimlerini de bu plana uygun olarak ön cepheye sürüyor. Suudi krallığı ve Katar diktatörlüğü Suriyeli muhalifler içerisinde Özgür Suriye Ordusu denilen gerici-vahabi yapılanmayı vargüçleriyle destekliyorlar. Bu noktada emperyalizmin maşası işlevi görmekteler. Avrupalı emperyalistler de bu süreçte savaş kışkırtıcılarının yanında saf tutuyorlar. Berlin‘de Ocak ayından beri “Suriyeli muhaliflerden“ bir grup Almanya ve ABD‘nin ortak organizatörlüğünde çeşitli toplantılar yapıyorlar. “Esad sonrası Suriye’de kurulacak rejim“ üzerine hazırlıklar yapıyorlar. Oysa kendi geleceği hakkında karar verecek olan Suriye halkıdır! Hiç kimse onlar adına kararlar alamaz!

Tüm bu gelişmeler boyunca Türkiye devleti, Suriye’ye havadan ve karadan yapılacak bir askeri müdahalenin gerekliliği için canla başla çalıştı.Türk devletinin bölgeye yönelik saldırganlığı içteki militarist ve faşist saldırganlığının artmasına da yol açıyor. İşçilere, emekçilere, Alevilere, Kürt halkına yönelik saldırganlıkta vites büyütmüş durumda. Son dönemlerde AKP hükümetinin kışkırtıcılığında bir çok şehirde Alevilere yönelik yapılan saldırılar tesadüf değil! Aynı şekilde, BDP binalarına yapılan saldırılar da bunun örnekleridir! Savaşa hazırlanan devletin ve hükümetin başta Türk halkı olmak üzere bölge halkının ruhsal olarak savaşa hazırlanması politikasının uzantısıdır. AKP hükümetinin içeride Kürt halkına yönelik artan saldırganlığı ile Suriye’nin kuzeyinde haklı bir inisiyatif koyan Kürt halkına yönelik sergilediği saldırgan tutumlar aynı devlet politikasının iki yüzüdür. Emperyalizme ve onun işbirlikçilerine geçit vermeyelim!

Kışkırtılan emperyalist savaş karşısında bölge halkları emperyalizme karşı Suriye’de yaşayan halkların yanında saf tutmalıdırlar. Tam da böyle bir momentte, savaştan doğrudan etkilenen ve Türkiye’nin taşeron bir güç olarak Suriye’deki savaşa doğrudan müdahil olmasıyla daha fazla etkilenecek olan Hatay’da geçtiğimiz günlerde yöre halkında görülen öfke patlaması bundan sonra yaşanacak gelişmelerin habercisidir! Sınırda kurulan askeri kamplara, bu kampları Suriye’ye saldırılara gidip gelirken üs olarak kullanan silahlı gerici militanlara, Antakya sokaklarında dolaşan El-Kaidecilere ve bunları destekleyen AKP hükümetine tepki duyan Hatay halkı sokaklara aktı, polisin saldırısına saatlerce direndi, barikat başlarında dövüştü. “Suriye halkı yalnız değildir!„ “Katil ABD işbirlikçi AKP!„ sloganlarıyla caddeleri dolduran kitleye polisin azgınca saldırması AKP hükümetinin savaş yanlısı tutumunu tescillemiştir.

Türk devleti savaşa hazırlanmaktadır. Emperyalizmin bölgede vurucu gücü olmaya soyunmaktadır. Türkiye’nin savaş politikası emperyalizmin bölgeye yönelik politikalarından ayrı düşünülemez! Bu nedenle kışkırtılan emperyalist haksız savaşa militanca bir karşı koyuş olmadan Suriye’ye yönelik herhangi bir askeri müdahalenin önüne geçilemez!

Tüm bu emperyalist ablukadan çıkışın tek yolu bölge halklarının omuz omuza mücadelesinden geçmektedir. Ne Esad ne ABD ne ne diğer emperyalist ve faşist kıyıcılar; bölge halkları için gerçek kurtuluş emperyalizme karşı sınıf mücadelesi ile olacaktır! Ya etnik-dinsel-mezhepsel savaşlar içinde yokoluş ya da topyekün ve hep beraber kurtuluş!

Kahrolsun Emperyalizm! Kahrolsun Emperyalist Savaş ve İşgal!

Kürt, Türk ve Arap Halkları Kardeştir!

Emperyalizm Yenilecek, Direnen Halklar Kazanacak!

 

ADHK (Avrupa Demokratik Haklar Konfederasyonu)

Ekim 2012