Yunanistan’da yangınla körüklenen ırkçılık

26 göçmenin yanarak can verdiği Yunanistan’da, orman yangınlarının göçmenler tarafından çıkarıldığı haberleri ile ırkçılık körükleniyor. Irkçı gruplar göçmenlere karşı halkı “organize” olmaya çağırıyor.

Yunanistan’ın Aleksandropoli (Dedeağaç) şehrinde Dadia ormanlıklarında başlayan yangın yaklaşık 1 haftadır  kontrol altına alınamadı. Resmi rakamlara göre 400.000 hektar alan yangından zarar gördü ve birçok bölgede yaşayan insanlar tahliye edilmek zorunda kalındı.

Hemen hemen her yaz sürecinde yangınlara karşı sınav veren bir ülke olan Yunanistan bu yılda aynı durumla karşı karşıya. Yaklaşık bir aydır farklı farklı şehirlerde yaşanan yangınlarda yüz binlerce hektar orman yok oldu. Binlerce, on binlerce canlı hayatından oldu.

Ayrıca birçok yerleşim yerinde elektrik ve su sıkıntısı yaşanması nedeniyle itfaiye araçlarına su sağlamakta zorlanıyor. Yine yangın bölgelerinde esen kuvvetli rüzgarlarda yangın söndürme ekiplerini zor durumda bırakıyor.

Yetkililer: Dedeağaç’taki yangın kontrolden çıktı!

Özellikle Evros -Meriç-bölgesini de içine alan ya yangınlara müdahalede zorlanan itfaiye ekipleri 23/8 Çarşamba günü öğle saatlerinde, bu kez Koila ve Melia sakinleri için bölgeyi boşaltma çağrısı.

Körüklenen mülteci karşıtlığı ve yangın

Evros bölgesinde iki gün önce 26 mültecinin yanmış bedenine ulaşıldı. Aralarında Kürt mültecilerin olduğu da söylenmekte. Yine bölgede yaklaşık 250 mültecinin mahsur kaldığı bilgisi paylaşılıyor. Bölgede bulunan bağımsız gazeteciler bu sayının daha da artabileceğini söylüyorlar. Konuyla ilgili İtfaiye sözcüsü Yiannis Artopios, “Çevre bölgelerden kaybolan ya da kaybolan sakinlerle ilgili herhangi bir rapor olmadığı göz önüne alındığında, bunların ülkeye yasadışı yollardan giren insanlar olma olasılığı araştırılıyor” ifadesinde bulunmuştu.

Ülkenin birçok bölgesinde yangın olmasına rağmen yangınları özellikle Evros bölgesinde başlayan yangını kimi faşist gruplar tarafından ‘’mülteciler tarafından’’ yakıldı propagandası yapılıyor. Evros bölgesinde 25 göçmeni arabasının kasasına kilitleyen ve Yunan yetkililer tarafından ‘’yabancı uyruklu’’ – Arnavut- olduğu açıklanan faşist ırkçı gruplara çağrı yaparak ‘’ dağ taş bunlarla dolu dışarı çıkın ve organize olun, bunların hepsini toplayalım’’ diyebiliyor.

Uzun zamandır Meriç nehri kıyısında resmi polis veya asker olmayan maskeli çetelerin varlığı biliniyor. Bunların bir çoğunun ülkeye kaçak girmek zorunda kalan mültecilere şiddet uyguladığı ve varsa değerli eşyalarına el koyarak geri Türkiye’ye ittiği biliniyor. Yaşanan bu olayın üzerinden iki gün geçmeden bu çağrıya karşılık veren ve kendilerine ‘’Yahudiler Eylemde’’ ismi takan bir grup faşist Viber grupları oluşturup örgütleniyor. Bağımsız gazeteciler tarafından verilen bilgilere göre bu gruba üye yaklaşık 240 kişi var. Ayrıca çeşitli dijital medya hesaplarından açıktan halka çağrı yaptıkları da görülüyor.

Savaşlar, doğal afetler dünyada yaşayan bütün canlıları göçmen konumuna düşürüyor.  Siyasi baskılar, işsizlik gibi nedenlerle insanlar doğdukları toprakları terk etmek zorunda bırakılıyor. Emperyalist/ kapitalist sistem savaş ve ekonomik kriz doğurmaya devam ediyor. Ülke sınırlarına duvarlar örülüp çitler çekiliyor. Denizlere yüzen hapishaneler kuruluyor. Geride kalanlar ölüme yada açlığa terk ediliyor.

Evet “savaşları çıkaranlar göçmenler, krizleri yaratanlar göçmenler, yangınlarda yananlarda göçmenler” oluyor!

Onur Yeşil/Yunanistan