MKP: Kahraman Kürt Kadını Leyla Güven’in Onurlu Direnişini Destekleyerek Selamlıyoruz!

Maoist Komünist Partisi (MKP) Merkez Komitesi Siyasi Büro imzalı yazılı bir açıklama yaparak Leyla Güven’in açlık grevi direnişini selamladı

HABER MERKEZİ (18-03-2019) Yapılan açıklamada: “Demokratik ve haklı her direniş bizlerin cephesindeki direniştir, bizlerin direnişidir. Ezilen, sömürülen, ötekileştirilen,  her dil, din, ırk, cins ve inançtan tüm kesimlerin ilerici-demokratik mücadelesi bizlerin mücadelesidir. Demokratik direniş ve mücadelelerin desteklenmesinde tereddüt edilemez, edilmemelidir!” denildi.

Yapılan açıklama şöyle:

Kürt kadını siyasetçi Leyla Güven 130. gününe girmiş olan Açlık Grevi direnişini kararlılıkla sürdürüyor. Erimiş bedeniyle set oluyor en despotundan faşist iktidara, onun siyasi tutsaklar üzerindeki tecridine… Ölümün eşiğinde onurlu dikilişiyle Kürt kadınının direngenliği ve mücadelesini resmediyor Leyla Güven… Leyla Güven ve yoldaşlarının onurlu direnişini saygıyla selamlıyor, direnişlerine destek olmaya, dayanışmayla direnişi büyütmeye çağırıyoruz!

Ölümün eşiğinde bulunan Leyla Güven, asil duruşu ve onurlu direnişiyle sadece Kürt ulusal kitlelerinde değil, tüm ezilen emekçi halk kitlelerinde sarsıcı bir etki, büyük bir saygı yaratıyor. Kadın ve Kürt Kadını mücadelesinin ışık hızması  oluyor onurlu direnişiyle… Sessizliğe gömülmüş olan köhne iktidarın faşist yüzünü çıplak biçimde gözler önüne seriyor bir kez daha…

Leyla Güven her bakımdan meşru ve haklı olan büyük direnişiyle  Kürt ulusunun iradesi ve direnişini de ifade ediyor. Baskıya, zulme ve tecride karşı meşru ve genel demokratik direnişi temsil ediyor. Bu meşruluk  direnişin zaferinde en büyük temel ve teminattır. Ancak bu zafer için, somut zafer için mümkün olan en geniş toplumsal destek ve dayanışmanın sağlanması elzemdir. Bu dayanışma ve desteğin büyütülmesi, aydın, ilerici, demokratik ve devrimci tüm güç ve bireylerin görevi, insanım diyen herkesin sorumluluğudur.

Kadın iradesini de ifade eden özelliği ve irade savaşı niteliğinde tamamen meşru, haklı ve demokratik zeminde ortaya konulan bu direnişe hiç bir sebeple kayıtsız kalınamaz. Direnişin dayandığı politik gerekçeler, hedefler, talepler ve beslendiği yönelim her ne olursa olsun ve isterse haklı eleştiriler gerektirsin, her şeye karşın demokratik, haklı ve meşru olan, özellikle Kadın iradesiyle anlam kazanan bu saygın irade direnişi sahiplenilerek desteklenmek durumundadır. Direnişin zafere taşınması sadece Leyla Güven ve yoldaşlarının omuzlarına yıkılamaz. Demokratik cepheden yükselen her direniş ve her mücadele, bu muhtevasıyla sahiplendiğimiz, somut desteklerle sahipleneceğimiz eylemlerdir.

Politik mücadele yelpazesinde yer alan bu direniş, içerde/dışarda örülen bir mücadele zeminindedir. Politik mücadele yelpazesinde öne çıkan yerel yönetim seçimleri mücadelesi, Açlık Grevi direnişinde önem kazanan bu politik mücadele alanını öteleyip göz ardı etmemelidir. Daha yüksek duyarlılıkla gerekli görev ve sorumluluklar üstlenilmeli, gerekli olan destek ve dayanışma her alanda en yüksek biçimde gösterilmelidir!

Faşist AKP-MHP koalisyon iktidarının tekçi, şoven, ırkçı-faşist karakterine uygun olarak sergilediği cani ve katliamcı hesaplaşmada tarafsız olamayız; demokratik ve meşru olan mücadele ve direniş cephesinde yer alarak, tecride, katliama, zulme izin vermemeliyiz. Faşist iktidarla her çatışma alanında görev ve sorumluluklar üstlenerek, haklı-demokratik direniş ve mücadeleleri büyütelim.

Leyla Güven’in ve yoldaşlarının ölümün eşiğinde yükselen onurlu direnişlerine kayıtsız kalmak, faşist iktidarın caniliklerine sesiz kalmak anlamına gelir ki, bu objektif olarak uygulanan faşist caniliğe hizmettir. Demokratik, haklı ve meşru bir direniş varsa, orada direnişe yön veren bakış açısına, direnişin taleplerine ve direnişin hedeflediği politik amaçlara bakılmaksızın öncelikle direnişi destekleme görevi öne çıkar.

Demokratik ve haklı her direniş bizlerin cephesindeki direniştir, bizlerin direnişidir. Ezilen, sömürülen, ötekileştirilen,  her dil, din, ırk, cins ve inançtan tüm kesimlerin ilerici-demokratik mücadelesi bizlerin mücadelesidir. Demokratik direniş ve mücadelelerin desteklenmesinde tereddüt edilemez, edilmemelidir!

Bir kez daha Leyla Güven’in asil direnişi şahsında açlık grevindeki direnişçileri saygıyla selamlarken, hapishaneler dahil, tüm mücadele cepheleri ve örgütlenme alanlarındaki yoldaşları direnişi desteklemeye, toplumsal duyarlılığı geliştirerek direnişle dayanışmada bulunmaya çağırıyoruz!