Rantsal dönüşüm yüz yıllık bir tarihi daha yok ediyor.

Frankfurt (10 Nisan 2013) İnsanlar doğup büyüdükleri şehirlere benzerler, bilirsiniz. Aklımız, ellerimiz, emeğimizle şehirler kurduk, eşsiz mimari örnekler, eşsiz sanat eserleri yarattık.

Yüzyılların hatıralarını, izlerini, hikayelerini saklamış İstanbul, her dönem talanı ve yıkımı da gördü. Bu yeni dönemde rantsal dönüşümle, onbinlerce ev yıkıldı ve yüzbinlercesi yıkılacak.

İnsanlar sokaklara atılıyor, kentin en ücra köşelerinde yaşamaya mahkum ediliyor ve hafızalarımızda silinmeye çalışılıyor. Emek Sinemasına mâl olmuş, tarihi Serkildoryan binasının barbarca yıkımına karşı çıkan eylemciler, -düşlerini yitirmemiş insanlar- polis güçlerinin sert müdahalesiyle karşılaştı.  Gaz ve tazyikli suyla saldıran polis, İstiklal Caddesi’ni savaş alanına çevirdi. Bilindik bir vahşetle sermayenin kolluk kuvvetleri insanları gözaltına aldı. Bilindik bir vahşetle Serkildoryan binasını alışveriş merkezine dönüştürüyor.

Redd Düşün-Sanat Kolektifi olarak rantsal dönüşümü ve eylemcilere yönelik sistemin zorbalığını kınıyoruz.

ODTÜ Şehir Planlama Bölümü öğretim üyesi Tarık Şengül ‘ün dediği gibi,

“ Televizyonlara yansıyan refahın yanında, bir büyük sömürü karşısında giderek ufalanan insanların İstanbul’u bu. (…)  Bütün bunlar karşımıza gerçekten acımasız bir kent makinasını çıkartıyor. Bu makinanın durdurulması gerek.”

Redd Düşün-Sanat Kolektifi

08 Nisan 2013